Beispiele für die Verwendung von "ların" im Türkischen

<>
24 Haziran 1970), Portekiz asıllı Hawaiili bir R&B sanatçısıdır. Sanatçı özellikle 1980'lerin sonunda ve 90 'ların başında kariyerinin zirvesinde kalmıştır. 24 июня 1970) - американский певец и автор песен португальского происхождения, достигший успеха в хит-парадах в конце 1980-х - начале 1990-х годов.
'ların başından beri Hüseyin yönetimiyle iş yapılmasına karşın hukuki yaptırımlar bulunmakta. С начала на бизнес с Ираком и режимом Хуссейна наложен запрет.
Ardından, 'ların başında asteroidleri inceleyen bir analist bir parça ALH84001'i elektron mikroskobuyla analiz etti. В начале -х годов, аналитик, занимающийся астероидами, положил кусочек камня под электронный микроскоп.
'ların sonlarına kadar oradaydılar. Sonra iki tanesi birleşti, ardından kalan ikisi de birleşti. Их можно было видеть до -х годов, а потом два овала слились в один.
En büyük Wall Street piramit şemalarından biri 'ların sonuna kadar uzanıyor. Одна из первых больших финансовых пирамид на Уолл-стрите рухнувших в конце .
Stasi ajanları, 'ların sonlarında Norveçli ailelerin arasına sızmaya başladı. В конце -х годов агенты Штази начали проникать в норвежские семьи.
1990 'ların sonunda, R & B kız grubu Destiny's Child'ın solisti olarak ünlendi. Ноулз прославилась в конце 1990-х годов, будучи солисткой женской R & B группы Destiny "s Child.
Bu gökdelen 'ların sonuna dek, Dünya'nın en büyük beton yapısıymış. Самая крупнейшая в мире бетонная конструкция была построена в конце годов.
Başlangıçta EPOC olarak adlandırılan EPOC16, Psion tarafından 1980'lerin sonlarında ve 1990 'ların başında Psion'un "SIBO" (SIxteen Bit Organizatörler) cihazları için geliştirilen işletim sistemiydi. EPOC16 "(первоначально - EPOC)" - многозадачная операционная система, разработанная компанией Psion в конце 1980-х - начале 1990-х годов для своих портативных компьютеров SIBO.
Ama birkaç kez fuhuştan ve küçük hırsızlıklardan tutuklanmış, ve 'ların sonunda kısa bir süre hapse girmiş. Но она пару раз привлекалась за проституцию и мелкие кражи, а в конце отсидела малый строк.
1930 'ların sonlarında, Avrupa'nın en büyük diş macunu üreticisi olan Blendax, yılda 43 milyon tüp diş macunu üretmiştir. В конце 1930-х годов "Blendax" являлась крупнейшим производителем зубной пасты в Европе, выпуская 43 млн тюбиков пасты в год.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.