Beispiele für die Verwendung von "mutlu olmanı" im Türkischen

<>
Bu robotlar mutlu olmanı istiyor ama olayı farklı anlamışlar. Роботы хотят людям счастья, но неправильно их понимают.
"Hava alanında neşeli ve mutlu görünmeye çalışıyorum, ama size küçük bir ipucu vereyim: "Я постараюсь выглядеть радостной и счастливой в аэропорту, но позвольте мне дать вам один совет:
Ne kadar üzgün olduğunu söylemeni cana yakın olmanı veya başka bir şey yapmanı istemiyorum. Я не хочу, чтобы ты извинялась, была очаровательной или делала что-то еще.
Dünyayı doğrudan mutlu ve zengin bir yer yapmak yerine alternatif olarak anaerkil düzeni öneren bir dergi. Belki bir şeyleri değiştiren zamandır ve bu kadınlar güce gerçekten sahip kadınlar. Это журнал, который предлагает матриархат в качестве альтернативы, для того, чтобы сделать мир счастливым и процветающим местом, возможно, пора изменить положение вещей таким образом, что именно женщины будут иметь власть.
Benim akıl hocam olmanı istediğimden daha fazla bir şey istemedim ama bırak onu, benden hoşlanmıyorsun bile. Я лишь хотела, чтобы вы были моим наставником. Но вместо этого я вам просто не нравлюсь.
Bir tanem, mutlu musun? Дочь моя, ты счастлива?
Bugün annene ve kardeşine yakın olmanı istiyorum. Сегодня будь рядом с мамой и братом.
Ben de mutlu olacağımı söyledim, sonra yüzüme kapattı. Я с радостью соглашаюсь, а она бросает трубку.
Çünkü şehit olmanı istemiyorum. Ты лишь станешь мученицей.
Sağlıklı insan, mutlu insandır. Здоровая личность - счастливая личность.
Yoksa böyle davranmamın sebebi başarılı olmanı istemediğimden mi? Или не хочу, чтобы ты добилась успеха?
Çok mutlu görünüyor. Prova yapmaya hazır. В хорошем настроении и готова репетировать.
Bir Hanımefendi olmanı istiyorum. Ты должна стать леди.
Ama bu gece galadayken oldukça mutlu görünüyordun. Но сегодня на концерте ты выглядел счастливым.
Bu toplantının senin ön planda olmanı istiyorum. Хочу, чтобы ты выступила на встрече.
Dostlar, aileler Ross ve Emily'nin bu mutlu birlikteliğini kutlamak için toplanmış bulunuyoruz. Друзья, родственники мы собрались здесь чтобы отпраздновать счастливый союз Росса и Эмили.
Senin istediğini istiyorum. Senin vali olmanı ve Benton'ın kaybolmasını. чтобы ты стал губернатором, и чтобы Бентон исчез.
Beni çok mutlu ettin, Marion. Ты делаешь меня счастливым, Мэриэн.
Senin tekrar şeytan olmanı izlememe kadar mı? Пока снова не станешь демоном, Дин?
Eğer seni mutlu edecekse devam et. Вперед, если это тебя осчастливит.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.