Beispiele für die Verwendung von "sokakta" im Türkischen

<>
Bir kaç hafta önce yukarıdaki sokakta tanıştık. Мы познакомились на улице пару недель назад.
O telefondan bir şey çıksa bile sokakta en az bir çift gözetim aracına ihtiyacın olacak. Начнёшь получать данные с мобилы, понадобится как минимум пара тачек для слежки на улицах.
Kardinalin birinin bile cesedi bir ara sokakta boğazlanmış olarak bulundu.. Даже тело кардинала было найдено в переулке с перерезанным горлом.
CSU sokakta kan bulmamış. Yani büyük ihtimalle başka bir yerden oraya taşındı. Эксперты не нашли крови в переулке, возможно, его откуда-то привезли.
Brooklyn 'de. sokakta ama bu sadece ilk durak. я улица в Бруклине, но это первая остановка.
Sokakta bir yere saklanıp, birine saldırmayı beklemiş olabilir. Можно просто подождать и напасть на кого-то на улице.
Komiserim, Nikki Wald'u "Al'in İçki Dükkânı" nın yanındaki sokakta kıstırdık. Лейтенант, у нас Никки Валд зажата в аллее за винным магазином Эла.
Ama sen şu gümüş kaşık priglerinden birini alırsın. Ve sokakta hayatta kalmalarını bekle, iyi... А возьми любого из этих педантов с серебряными ложками и отправь их работать на улицу...
Şu anda insanlar sokakta, birbirlerini görüklerinde gülümsüyorlar. На этих самых улицах люди улыбались друг другу.
Biliyorum. Çok hoş da birine benziyor ama ben sana sokakta ilk karşına çıkan adamı eve getir demedim. Я помню, и он вроде ничего, но не стоит приводить домой первого встречного с улицы.
Son işimde, gerçek manada dışarıda, sokakta beklerlerdi. На моей последней работе они буквально стояли на улице.
Millet beni sokakta yeniden tanımaya başladı. Меня снова стали узнавать на улицах.
Mass ve Columbus'un köşesinde bir arka sokakta. В переулке возле угла Масс и Колумбус.
Polis onu ara sokakta, ölü buldu. Полиция нашла ее пронзенное тело в переулке.
Evet, doğru gidin ve sola dönün üçüncü sokakta çiçekçiyi geçin ve düz devam edin. Сначала прямо, потом налево, третья улица, за цветочным магазином и опять прямо:
Bebeğini sokakta bir aşağı bir yukarıya dolaştırır hep, ama her zaman çok bitkin görünür. Она часто прогуливается с ним туда-сюда по улице, но она всегда выглядит такой измотанной.
Seni sokakta yaka paça yakalayıp karanlık bir hücreye atacaklar. Вас схватят на улице и бросят в темную камеру.
Sokakta kadınlar yanıma gelip o sihirli kelimeleri söylemek için yalvarıyor. Женщины подбегали на улицах и умоляли сказать эти волшебные слова.
Bu sabah Tucson'daki bir sokakta bir ceset bulunmuş. Мертвое тело нашли сегодня в переулке в Тусоне...
Bu muhitte oturan biri nasıl olur da kent merkezindeki bir sokakta ölür? Benden pes. Каким образом тот, кто живет тут, может умереть на улице в центре города?
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.