Beispiele für die Verwendung von "yol" im Türkischen mit Übersetzung "путь"

<>
Düşündük ki başka bir yol aramak daha iyi olacak. Мы решили, что лучше будет поискать другой путь.
Ama son birkaç yılda, Jennifer'ın sayesinde çok yol kat ettiğimi düşünüyorum. что я прошла длинный путь за эти несколько лет с помощью Дженнифер.
"Dışarı giden tek yol yukarıya", Elsie fısıldadı kulağıma. "Единственной путь - вверх", - прошептала мне Элси.
İnsanlara barışa yönelik bir yol göstermeye çalıştım. Я пыталась показать людям путь к миру.
Başka bir yol bulmak için beynimi zorlayıp duruyorum. Я ломал голову, чтобы найти другой путь.
Karanlık, tehlikeli ve korkunç bir yol. Это темный, опасный и пугающий путь.
Başka bir yol bulmak zorundasın, Ros. Вы должны найти другой путь, Роз.
O zaman rotamızı geriye çevirip, etrafından dolanacak başka bir yol buluruz. Тогда мы должны лечь на обратный курс и найти путь в обход.
Bu kadar yol gelmişsin, beni kurtarmak için mi? Лана? Ты проделала этот путь чтобы спасти меня?
"Yalnızca önündeki yol imkânsız gibi göründüğünde onu bulabileceksin." Лишь когда дальнейший путь покажется невозможным, ты его найдёшь.
Ozaman seni kurtarmak için farklı bir yol buluruz. Тогда мы найдем другой путь для твоего спасения.
Palyaço bana yol göstermek için yaratıldı ve bu dünyaya getirildi. Клоун был послан на Землю, чтобы указать мне путь.
Çok tehlikeli bir yol seçtiniz, bayan. Вы выбрали очень опасный путь, мадемуазель.
Artık yanında ailesi de olmadığına göre, önündeki yol daha da engebeli. Теперь, когда она лишилась семьи, этот путь стал еще тяжелее.
Peki ya bunu durdurmak için yasal bir yol bulsak? Yavaşlatmak için. А что если мы найдём законный путь остановить это, замедлить процесс?
Biriniz üs kata tırmanmalı ve yeraltı mezarlarına giden başka bir yol var mı diye bakmalı. Hallediyoruz. Один из вас должен вскарабкаться на следующий этаж, посмотреть есть ли другой путь в катакомбы.
Her yol ölümle bitiyor. Her dostluk ve aşk da öyle. Каждый путь заканчивается смертью, каждая дружба, каждая любовь.
Bir amaç ve bir yol buldum ve tüm bunların tek sebebi için tutkuyla çalıştım. Я нашла цель и путь, и работала с увлечением по лучшей из причин.
Justin birliğin mayın tarlası üzerinde güvenli bir yol işaretlediğini ve binayı kontrol ettiğini söyledi. Джастин сказал, что его отряд обозначил безопасный путь через мины и осмотрел хижину.
Bu ilk anket ve önümüzde daha çok yol var. Ama bugün güzel bir gün. Это лишь первый опрос, и впереди долгий путь, но сегодня хороший день.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.