Beispiele für die Verwendung von "zamanlar bilge" im Türkischen

<>
Bir zamanlar bilge bir adamın bana söylediği gibi. Kazanmak her şeyi açıklar, öyle değil mi? И как сказал мне один мудрый человек, победа говорит сама за себя, так ведь?
Aktivist olarak özgürlük ve demokrasi için mücadele ettiğim, eylemlere gittiğim ve saklanmaya koştuğum zamanlar, yazdığım zamanları aklıma geliyor. Я вспоминаю время, когда я была активисткой, борющейся за свободу и демократию, выходящей на протесты и бегущей в укрытие, пишущей.
Bilge adamlar; geleceğe yönelirler. Умные мужчины смотрят в будущее.
Bu kutunun bir zamanlar Pandora'ya, yeryüzündeki ilk kadına ait olduğu söylenir. Говорят, что он когда-то принадлежал Пандоре, первой женщине на Земле.
Bilge, güçlü Mufasa'yı, Simba'nın babasını. Умного, сильного Муфасу, папу Симбы.
Buddy bir zamanlar ikimizin gelmiş geçmiş en şirin bebeğe sahip olacağımızı söylerdi. Просто Бадди раньше говорил что у нас были бы самые симпатичные дети.
Gerisini ben hallederim, bilge kişi. Я возьму это отсюда, мудрый.
O zamanlar dosttuk biz, ve bir sürü şey yapardık beraber. Это как будто мы тогда были приятелями и все делали вместе.
Beni mi çağırdınız, Yüce Bilge? Ты звал меня, Великий Мудрец?
Bir zamanlar, bütün bunlarla ilgilenen bir adamım vardı. Раньше рядом был тот, кто занимался всем этим!
Merhaba. Bizler üç bilge adamlarız. Привет, мы три мудреца.
Ama bazı zamanlar vardır ki bu küçük rahatlıklar büyük sorunlar ile karşılaşır. Но бывают времена, когда эти маленькие удобства становятся причиной больших трудностей.
Merlin, bana bilge olmayı, acele etmemeyi öğretecek misin? Мерлин, ты научишь меня мудрости, а не безрассудству?
Bugün, Brady Çocukları'nın bir zamanlar neşeyle şarkısını söylediği gibi güneşli bir gün. Это, как когда-то радостно пели дети из семейки Брейди, солнечный день.
Bilge, cesur ve iyi Judson. Мудрого, храброго и доброго Джадсона.
Ajan Cooper'ın bir zamanlar tanıdığı bir adamla ilgili eski bir dosya. Старое дело, касается человека, которого однажды знал агент Купер.
Kendileri adil, bilge ve merhametli biridir. Он справедлив, мудр и милосерден. Прощение?
Umutsuz zamanlar, umutsuz önlemler. Отчаянный момент, отчаянные меры.
Marshall, büyükbaban Olaf çok bilge bir adammış. Маршалл, твой дедушка Олаф был мудрым человеком.
Bir zamanlar biri şöyle demiş: "Bilgi güçtür" Кто-то однажды сказал, что знание - это сила.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.