Beispiele für die Verwendung von "успокоить" im Russischen

<>
Предполагалось успокоить население, удалить агрессию. Nüfusu sakinleştirip, asabiyeti engellemesi gerekiyordu.
Здесь достаточно атропина, чтобы успокоить весь Морской Мир. Burada koca bir denizdeki balıkları sakinleştirmeye yetecek atrofin var.
Действуй, если это сможет успокоить тебя. Kendini daha rahat hissececeksen, devam et.
Его очень трудно успокоить. sakinleştirmek çok güç oluyor.
да, снайперы используют его, чтобы успокоить нервы. Evet, keskin nişancılar bunu sinirlerini yatıştırmak için kullanır.
Я здесь, чтобы успокоить вас. Ben bugün içinizi rahatlatmak için buradayım.
Не хотелось прерывать ваше уединение попробуйте ее успокоить. Ortamın büyüsünü biraz bozduk ama. Onu durdurmaya çalıştım.
Ты используешь эти мысли, чтобы успокоить себя при стрессе? Bu düşünceleri, stresli zamanlarında kendini rahatlatmak için mi kuruyorsun?
Администрация буша направляет своих лучших стрелков из Пентагона на Капитолийский холм в попытке успокоить всех американцев. Bush yönetimi, Amerikalılar'ın içini rahatlamak adına, Pentagon'dan Capitol Hill'e en üst düzey yöneticilerini gönderiyor.
Милорд, вы должны отыскать способ успокоить совесть Его Величества. Efendim, Majestelerinin vicdanını rahatlatmak için bir yol bulmanız şart.
Дайте ей диазепама, чтобы успокоить. Ona iki diazepam ver ve sakinleştir.
Он пытается ее успокоить. Dr, sakinleştirmeye çalışıyor.
Говори с ним, говори с ребенком, чтобы успокоить его. Konuş onunla, bebekle konuş, onu sakinleştir. - Karev...
Чтобы успокоить его дух, необходимо пролить кровь. Onun ruhunu sakinleştirmek için birinin kan dökmesi gerekir.
Возьмите сигаретку, чтобы успокоить нервы. Sinirlerinizi yatıştırmak için birer sigara yakın.
Она хочет успокоить Вас. Sizin içinizi rahatlatmak istiyor.
Тогда я сочинил историю про рай, чтобы успокоить его. Ben de onu rahatlatmak için cennetle ilgili bir hikâye uydurdum.
Прости, я пытался тебя успокоить. Pardon, sadece seni rahatlatmak istedim.
Но я просто скажу это ей, чтобы успокоить. Ama öfkesini yatıştırmak için herşeyi olduğu şekliyle ona anlatacağım.
Он внезапно напал на меня. Я решил его успокоить. Bana saldırdıktan sonra, biraz yatıştırıcıya ihtiyacı olduğunu anladım.
Beispiele für den Wortgebrauch in verschiedenen Kontexten werden ausschließlich zu linguistischen Zwecken bereitgestellt, d. h. um den Wortgebrauch in einer Sprache und Varianten ihrer Übersetzung in eine andere zu untersuchen. Alle Beispiele werden automatisch aus offenen Quellen mit Hilfe einer zweisprachigen Suchtechnologie gesammelt. Wenn Sie einen Rechtschreib-, Zeichensetzungs- oder anderen Fehler im Original oder in der Übersetzung finden, nutzen Sie die Option „Problem melden“ oder schreiben Sie uns.

In diesem Abschnitt können Sie anhand professioneller Übersetzungen sehen, wie einzelne Wörter und Ausdrücke in verschiedenen Kontexten verwendet werden. Kontexte helfen Ihnen, Englisch, Deutsch, Französisch, Spanisch und andere Sprachen zu lernen. Hier finden Sie Beispiele mit Phrasal verbs im Englischen, idiomatischen Ausdrücken und mehrdeutigen Wörtern in einer Vielzahl von Stilen und Themen. Die Beispiele können nach Übersetzung und Themen sortiert werden, und anhand der gefundenen Beispiele kann eine Verfeinerungssuche durchgeführt werden.

Lernen Sie Fremdsprachen und prüfen Sie Verwendung von Wörtern an realen zweisprachigen Beispielen.