Exemples d'utilisation de "Öldüğü" en turc

<>
Tracy McGrath öldüğü gün o telefonu kullanmış. Трейси МакГрат использовала его в день смерти.
Bakın, bu kızın öldüğü zamanlarda ben burada bile değildim. Меня даже здесь не было, когда эта девчонка умерла.
Üçü gözaltında, dördünün öldüğü doğrulandı. Biri tanınmayacak kadar yanmış. Троих поймали, четверо погибли, один обгорел до неузнаваемости.
Lyman öldüğü gece bana bir mesaj bıraktı. Лайман оставил сообщение в ночь своей смерти.
Garret'in pasaportu, Walter'ın öldüğü günden sonraki sabah ülkeden çıkarken kaydedilmiş. Паспорт Гарретта засекли, он покинул страну в утро убийства Уолтера.
Charles'ın öldüğü yerin yakınlarında bir asansör var. Тот лифт, около которого умер Чарльз.
Sylvia'nın bütün çocuklarının orada tüberkülozdan öldüğü söyleniyor. -Hepsi mi? Люди говорят, что все дети Сильвии умерли от туберкулеза.
Lou'nun öldüğü gece, ne yapıyordun? - Klüpteydim. Что ты делал в ночь, когда умер Лу?
Böyle söylenmişti Santa Theresa de Avila öldüğü zaman. gül kokusu gün boyunca manastırdı koktu durdu. Говорят, когда умерла Святая Тереза Авильская, запах роз стоял в монастыре несколько дней.
Belki, yargıç karara varılmadan önce çoktan öldüğü için odasına hiç geri gelmemiştir. İmkansız. Возможно, судья не вернулся, потому что уже был мертв перед выносом приговора.
Öyleyse, başka bir yerde öldüğü teorisi üzerinde mi çalışalım? Значит мы рассматриваем теорию, что она умерла где-то ещё?
Ölümlü olanlar, onu sadece öldüğü an görebilir. Смертные видят её лишь в миг перед смертью.
Yetkililer biri öldüğü zaman haberdar edilmek ister. Власти хотят знать, когда кто-нибудь умирает.
Robert öldüğü zaman, ikimiz için de çok geç olacak. Когда Роберт умрет, будет слишком поздно для нас обоих.
Zaten öldüğü hâlde biri tarafından bıçaklandı mı yani? Значит, кто-то его зарезал уже после смерти?
Bu vücudumun bir kısmının zaten öldüğü anlamına mı geliyor? Это значит, что часть моего тела уже умерла?
İnsanlar öldüğü için mi yoksa bahsi kaybettiğim için mi daha çok hayal kırıklığına uğradığını anlayamadığımı biliyorsun. Не могу понять, вы больше расстроены, что погибли люди или что я проиграл пари.
Annesi, Theodora, Ocak 921 tarihinde Augusta olarak tac giymiş ve öldüğü 20 Ocak 922 tarihine kadar saray hirerarşisinde Helena'nın kıdemlisi olmuştur. Её мать Феодора была коронована "августой" в январе 921 года и главенствовала над Еленой вплоть до своей смерти 20 февраля 922 года.
Travis'in dediğine göre, Amanda öldüğü geceye kadar günlük tutmaya devam etmiş. Трэвис сказала, что Аманда записывала в своем дневнике до ночи убийства.
Kafasına sert bir objeyle aldığı darbeye bağlı olarak öldüğü Holberg'e yapılan otopside doğrulanıyor. Вскрытие Хольберга подтверждает, что он умер от удара в голову тяжёлым предметом.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !