Exemples d'utilisation de "şehre" en turc

<>
East Hampton Havaalanında bizi bir helikopter bekliyor, şehre götürmek için. Нас ждет вертолет в аэропорту Ист-Хэмптон, чтобы доставить в город.
Homer! Işıkların hiç sönmediği şehre geri dön derhal. Yoksa kovulursun! Чтобы немедленно вернулся в вечный город света, или ты уволен!
QC'nin fazlalık enerjisini şehre satmak mı istiyorsun? Ты хочешь продавать излишек энергии компании городу?
Shane dün gece şehre gitmiş ve tekrar gitmek istiyor. Шейн был в городе вчера ночью и сегодня собирается.
Şehre Gustavo Rojas Pinilla Uluslararası Havalimanı hizmet vermektedir. На территории города расположен Международный аэропорт имени Густаво Рохаса Пинильи.
Ama yeni bir şehre gittiğimizde her şeyin yolunda gitmesi için birkaç tane kural koymamız gerekecek, tamam mı? Но если это сработает когда мы будем в новом городе, мы должны уладить некоторые правила, хорошо?
Donna'nın yağ tulumu yaşlı teyzesi şehre gelmişti. Yani ben kesin geliyorum. Жирная тетка Донны приехала, так что я определенно с вами.
Ben şehre gidip, sana, yeni bir şeyler alayım. Я съезжу обратно в город, куплю тебе новую одежду.
O muhtemelen başka bir şehre taşınmak zorunda kalacak. Ей вероятно теперь придется уехать в другой город.
Benim teklif ettiğim şey ise maaşlı ve şehre daha kapasiteli bir şekilde hizmet etme şeklidir. Итак, я вам предлагаю шанс получать оклад и служить городу с еще большей отдачей.
1971 yılında Östra Kyrkogatan adlı sokağın, şehre üçüncü bir köprü eklenerek Ume Nehrine kadar uzatılmasına karar verildi. В 1971 году было решено построить в городе третий мост, Кюркброн.
İnsanların binlerce kilometre aşıp başka bir şehre taşınmaları inanılmaz bir şey gibi geliyor. Это удивительно для меня, что люди преодолевают тысячи миль до другого города.
Geri dönün ve beni şehre götürün. Разворачивайтесь и отведите меня в город.
Abbot şehre saldıran kuzeylinin kim olduğunu biliyor muydu? Аббат знал северян, которые напали на город?
Havai fişeği icat ettiklerinde, şehre büyük bir neşe ve refah getirdiler. Они принесли городу великую радость и процветание, ибо они изобрели фейерверки.
Anlaşılan, senin Bay Wickmam bir görev için şehre çağrılmış. Очевидно, твоего Мистера Уикхема вызвали по делу в город.
Şehre gelirken birbirinden heyecanlı üç adam gördüm. Meydanın tam ortasına da yeni asma tahtaları asıyorlardı. Я видел трех висельников на въезде в город и еще новые виселицы в центре пустыря.
Hayatta istediği her şeyi yapabilirdi ama o bu şehre yardım etmek için bir şeyler yapmayı seçti. И он мог заниматься, чем угодно в жизни, но он решил помогать этому городу.
Bu hafta sonu, şehre gelecek, taraf değiştirmiş bir KGB ajanına yüz bin dolar vereceğim. В эти выходные я дал тысяч наличными перебежчику из КГБ, который приедет в город на...
İnsanlar Alfonso'nun olası bir işgal için şehre değer biçtiğini biliyor. Люди знают, что Альфонсо оценивает город для возможного вторжения.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !