Sentence examples of "Kimse" in Turkish

<>
Çok huzursuzsun, bunu daha önce kimse söylemedi mi? Вы очень нервная. Вам этого никто раньше не говорил?
Üniversitenin süper bir yer olduğunu neden kimse bana anlatmamış ki? Почему никто не говорил, что в колледже так круто?
Efendim, ben yapmasam, bunu yapabilecek başka hiç kimse yoktu. Сэр, больше никого не было. Написать его мог лишь я...
Eğer kimse ararsa, birkaç saat sonra geleceğimi söyle. Если кто-нибудь позвонит, я вернусь через несколько часов.
Artık hiç kimse için ilaç olmayacak. Больше ни для кого нет таблеток.
Polisi saymazsak, nerede olduğumu merak eden kimse yok. Никому не интересно, где я, кроме полиции.
Taktik birimler iki evi de kuşatmış durumda dışardan bakıldığında, kimse yokmuş gibi duruyor. Спецназ окружил оба дома, признаков того, что кто-то есть внутри - нет.
Evet! Altındaki insanı kaçırdın, ama bununla kimse ilgilenmiyor zaten, değil mi? Человеческое существо за всем этим, но ведь это никому не интересно, да?
O kadın her kimse, görünen o ki açık şekilde hedef oydu. Кем бы ни была та женщина, очевидно, целью была она.
Kimse evinde sonsuza kadar kalacak bir beleşçiye ihtiyaç duymaz çünkü. Кому нужен дармоед, который вечно будет жить с ними.
Geriye hayatta kalan kimse kalmayana dek birbirinizi katletmeye devam edebilir ya da büyürsünüz artık! Можете убивать друг друга, пока никого не останется, или закончить детский сад!
Artık hiç kimse gerçek yüzünün neye benzediğini bilmiyor. Никто не понимает, каково его истинное лицо.
Çok etkileyici, ama izleyen kimse yok. Очень внушительно, но никто не смотрит.
Macar Sosyalist İşçi Partisi'nin Politbürosu'nda 1985'ten önceden beri bulunan kimse olmadığını ve artık farklı kuvvetlerin temsil edildiğini söyledi. Грос сообщил Горбачеву, что в Политбюро ЦК ВСРП не осталось никого, кто бы в нём до 1985 года, что теперь в нём представлены различные силы.
Greta, kimse sana insanların odasına.... kapıyı tıklatmadan dalmamayı öğretmedi mi? Грета, тебя кто-нибудь учил не вламываться в чужие спальни без стука?
Bu isme kimse sahip olmayacak ve ben de isme bayılıyorum. Ни у кого такого не будет. И я его обожаю.
Ben emir vermeden kimse ateş etmeyecek. Emredersiniz, efendim. Никому не стрелять, пока я не отдам приказ.
Yani, sormalıyım, kimse kefil olabilir mi Dün geceki 5 civanndaki nerede olduğun için mi? Значит, я вынужден спросить, может ли кто-то подтвердить ваше местонахождение около: 45 ночи?
Ve hiç kimse sokaklarda çıplak koşmak zorunda kalmadı. И никому не надо бегать по улицам голышом.
Seni bozmak istemem ama sen hiç kimse değilsin. Придётся тебя расстроить, но ты не никто.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.