Exemples d'utilisation de "değer bir" en turc

<>
Eğer içerde incelemeye değer bir şey varsa bu köpekler onları bulur. Если тут и есть что-то интересное, мои щенки найдут это.
İzlenmeye değer bir şey yapmıyor. Он не делает ничего интересного.
Ziyarete değer bir tipe benziyor. Кажется, его стоит навестить.
Takdire değer bir aile ismini sürdürecek bir oğul. Чудесная семья. Сын, который продолжит его род.
Ve parasız, onunla evli kalmaya değer bir nokta göremedim. Без денег я не вижу смысла оставаться замужем за ним.
Bir kez bile kayda değer bir şey yapmadı. И он ни разу не сделал что-либо выдающееся.
Onun konumundaki bir ALC üyesinin Kolombiya dışında olması dikkate değer bir konu. Член АЛС его ранга за пределами Колумбии - это что-то да значит.
Güvenilen bir çocuk, o güvene değer bir hale gelir. Ребенок, которому доверяют, постепенно становится достойным этого доверия.
Dünya'nın korumaya değer bir yer olmadığını düşünmüştük. Yanılmışız. Решив, что сохранять землю незачем, ошиблись.
senesinde kayda değer bir şey yok. год, ничего значимого не случилось.
Şimdi orada, fidyeye değer bir kadın. За эту женщину я бы заплатил выкуп.
Seni özleyecek olmamıza rağmen düşünmeye değer bir seçenek olabilir. Интересный вариант, хотя мы бы по тебе скучали.
Soruşturmaya değer bir şeyler bulabilmek için Rada Hollingsworth'un bedenini incelediniz. Вы исследовали тело Рады Холлингсворт в попытке найти какую-либо зацепку.
Adli tıp uzmanlarının verdiği ifade saldırgan kurbanı dikkate değer bir güçle fırlattı bu güç saldırganın sağ koluyla yapıldı. По свидетельству суд-мед экспертов, нападавший бросил жертву с большой силой, которую видно по правой руке нападавшего.
Otopsi yaparken Jim Rogers'ın beyin tomografisinde kayda değer bir şey çıktı. Проводя посмертный анализ, я кое-что заметил на снимках Джима Роджерса.
Burada alınmaya değer bir şey olmadığına emin misin? Уверен, что здесь не было ничего стоящего?
Doğru bir politikacı enderdir. Rahatsızlığa değer bir evlilik enderdir. Редкий политик бывает честным, редкий брак - крепким.
Her sabah, uyandığımda internette hikâyeler araştırmaya başlardım, araştırmaya değer bir şeyler arardım. Каждое утро я сидела в Интернете и выискивала репортажи, что либо достойное расследования.
Kayda değer bir bilmece, değil mi? Это великолепная головоломка, не так ли?
Kayda değer bir parmak izi bulamadık. Проверка отпечатков пальцев ничего не дала.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !