Sentence examples of "duydum" in Turkish

<>
Bu ismi bu aralar çok sık duydum. Просто раньше я часто слышал это имя.
Peki, ben şu bekarlığa veda partisi olayını duydum da. Так, эм, я кое-что услышала насчет холостяцкой вечеринки.
Ve ayrıca bugün senin doğum günün olduğunu duydum. И я слышала что сегодня твой день рождения.
Maybelle Merriwether hakkında ne duydum biliyor musun? Знаешь, что говорят о Мейбелл Мерривезер?
Bir saat önce keçi yolundaydım ve müzik çaldığını duydum. Час назад я сошёл с тропы и услышал музыку.
Evet, küçük kadını duydum, Hannah Horvath isimli değil mi? Да, когда-нибудь слышал о юной леди по имени Ханна Хорват?
Tanrım, sanırım yatak odamdan gelen bir gürültü duydum. Боже, кажется, я слышу шум из спальни.
Fakat daha sonra duydum ki, bunu yapan Minik Sebastiandı. Но затем я узнал, что это был Малыш Себастьян.
Mexico'da bir isim duydum; Solgun Kral. В Мехико я услышал имя Бледный Король.
Hey. Garip Ashley seni ekmiş diye duydum. Я слышал, тебя бросила Странная Эшли.
Sonunda, ambulans gelmeden, bir kaç dakika önce birinin fısıldadığını duydum... За мгновение до прибытия скорой помощи я услышала, как кто-то прошептал..
Hey, bilirsin, buraya bir spor salonu yapılacağının planlandığını duydum. Знаешь, я слышала, что здесь планировали построить тренажерный зал.
Çünkü duydum ki Sherry çoktan ona göz koymuş. Говорят, что Шерри положила на него глаз.
Pekala, gecenin birinde bir kadın çığlığı duydum. Хорошо, однажды ночью я услышал женский крик.
Bay Jones, hakkınızda çok şey duydum efendim. М-р Джонс, я много о вас слышал.
Çalışma odasının önünden geçiyordum ve bazı sesler duydum. Я проходила мимо кабинета и услышала оттуда голоса.
Starbucks'ın bu kasabayı unuttuğuna inanamıyorum. Kasabadaki tek işe yarar kahve kapanmış diye duydum. Я слышала, что единственное приличное кафе в городе, и то закрылось.
Senin, annene bir gün Kolombiya'nın başkanı olacağını söylediğini duydum. Говорят, вы пообещали своей матери однажды стать президентом Колумбии.
Senin her enstrümanı çalabildiğini duydum. - Doğru. Слышал, ты мог играть на любом инструменте.
Nin hakkında müthiş bir kitap okuyordum sonra malikaneden bir çığlık sesi duydum. Я читала интересный роман про Никсона, когда услышала крики из особняка.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.