Exemples d'utilisation de "hayatta kalabilir" en turc

<>
Türümüz ancak başa çıkmamız gereken engeller olduğunda hayatta kalabilir. Люди нашего рода могут выживать, если преодолевают препятствия.
Kazada yaralanmamış olsa bile burada ne kadar süre hayatta kalabilir ki? Если она не пострадала в аварии, долго продержится в живых?
Doktorlar bile kendi faydalılığından hayatta kalabilir. Даже доктора могут утерять свою пользу.
Voyager, warp çekirdeği olmadan hayatta kalabilir, ama kaptanı olmadan, kalamaz. "Вояджер" может выжить без варп ядра, но не без капитана.
Evet ama böyle bir adam ne kadar süre hayatta kalabilir ki? Да, но как долго может такой парень как он прожить?
Küçük bir çocuk burada nasıl hayatta kalabilir? Как может ребенок выжить здесь в одиночестве?
Doğru, iki ikiz de birbirlerinden ayrılmadıkları sürece hayatta kalabilir. Да, оба близнеца могут жить, пока остаются неразделёнными.
Bu hayatta herhangi bir şeyi yapabilirsin. "- yaşlarında bir anne, yaşındaki oğlunun burnunu silerken. Ты можешь добиться всего в этой жизни ", - тридцатилетняя мама, вытирая сопли своему девятилетнему сыну.
Fakat bir insan nasıl yıldan fazla süren, gördüğüm, bir cerrahın bile görmeye alışamadığı şeyler karşısında sessiz kalabilir? Но как же молчать, когда вот уже лет я вижу такие вещи, к которым не может привыкнуть даже хирург?
Bir insanı gerçek hayatta takipten çıkamıyor muyuz ya? Я могу отписаться от человека в реальной жизни?
Bilince sahip bir insanoğlu, aylık bir bebeğin vajinasının acımasızca delinerek mahvedildiğini gördüğünde nasıl sessiz kalabilir? Как может человек заставить молчать свою совесть, когда увидит органы - летней девочки после жестокого изнасилования?
Ama ben onu durdurdum ve onlar hayatta. Но я его остановил, дети живы.
Kaptan Pike, biraz kalabilir miyim? Капитан Пайк, можно мне задержаться?
Başka bir hayatta görüşürüz, Hurley. Увидимся в другой жизни, Хёрли.
Sanırım olduğu yerde kalabilir. Надо бы его оставить.
Oswald Danes'in hayatta kalmasının çok daha büyük bir hikayenin içindeki, ilk olay olduğu ortaya çıktı. То, что Освальд Дэйнс выжил, стало первым случаем в череде гораздо более интересных событий.
Ah, baba, Johnny bugün bizde kalabilir mi? Папа, можно Джонни останется у нас сегодня ночевать?
Dışarıda tek başımıza hayatta kalamayız. Мы не сможем выжить снаружи.
Jack çok uzun süre hapiste kalabilir bunu biliyor musun? Джека может долго не быть, ты знаешь это?
Bu dron, kolektif dışında hayatta kalamaz. Этот дрон не может выжить вне коллектива.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !