Exemples d'utilisation de "kız arkadaşıyla" en turc

<>
Artı, Brandon kız arkadaşıyla yaşıyor. Плюс Брэндон живет со своей девушкой.
Son iki gecedir, bir kız arkadaşıyla buradaydı. Они с подругой зависали здесь последние две ночи.
Kız arkadaşıyla bir yerlere gitti. Ушёл куда-то со своей девушкой.
Doğru. Farklı bir ülkede, kız arkadaşıyla yaşıyor. У него есть девушка, они живут вместе.
Zaten bu adamın kız arkadaşıyla seks yapıyorsun. Ты уже занимаешься сексом с его подругой.
Ya kız arkadaşıyla buluşuyorsa ne yapacağız?! А если он тут с девушкой встречается?
Kız arkadaşıyla istikrarlı bir ilişki kurmuştur. Он поддерживает стабильные отношения с девушкой.
"Uygunsuz" kıyafet giymek suçlamasıyla utanç yaşayan kız, turnuvadan çekildi. Смущенная обвинениями в ношении "неприличного" наряда, девушка покинула турнир.
Bir gün, Larry eve işten erken dönüyor ve en iyi arkadaşıyla nişanlısını yerdeki oyun paspasının üzerinde yakalıyor. Однажды Ларри вернулся с работы пораньше, и застал свою невесту и лучшего друга на коврике для Твистера.
On kız çocuğundan üçü henüz hiçbir eğitim kurumuna kaydolmamış durumda. девочки из никогда не были зачислены в какое - либо образовательное учреждение.
Kahve içmek için bir arkadaşıyla buluşmuş. Она встречалась с подругой за кофе.
Bişkek merkezli bir kadın örgütünün tahminlerine göre yılda yaklaşık, 800 kız kaçırılıyor ve bunlardan yaklaşık, 000'i bu esnada tecavüze uğruyor. Согласно подсчетам Центра Женщины в Бишкеке, ежегодно в стране похищаются девушек, из которых около подвергаются изнасилованию.
"Bree Van de Kamp erkek arkadaşıyla birlikte yaşıyor." "Бри Ван де Камп сожительствует со своим молодым человеком"
Yemen'de İşçi Bir Kız Çocuğu Работающая девочка из Йемена
Ve o arkadaşıyla, biraz metamfetamin almayı başardı. И той ночью они с приятелем купили метамфетамин.
Özellikle kız sokak çocukları, taciz ve istismarlara karşı çok savunmasız durumda. Из числа беспризорных детей, именно девочки более уязвимы к насилию и эксплуатации.
En iyi arkadaşıyla birlikte tahtın üstünde. На троне со своим лучшим другом.
Haber bültenlerine göre, turnuvanın yöneticileri kızı turnuvadan diskalifiye ettiklerini yalanlıyorlar - ki gerçek bu çünkü kız kendisi turnuvadan çekildi. Опираясь на новости, организаторы шахматного турнира отрицают, что они дисквалифицировали девушку - правда то, что девушка сама покинула турнир.
Burada, arkadaşıyla ders çalışıyor. O imalı tırnak işaretleri olmadan. Она здесь с другом и учится, без каких-либо кавычек.
Bu yılın sonbahar aylarında, Kırgızistan milletvekillerini kız - kaçırma'ya karşı cezaların geliştirilmesi konusunda ikna etmeyi amaçlayan yeni bir kampanya başlatıldı. Еще одна кампания, которая была начата этой осенью, пытается убедить депутатов внедрить более жестокие наказания за похищение невест.
Les exemples sont fournis uniquement à des fins linguistiques, c'est-à-dire pour étudier l'utilisation de mots dans une langue et leurs traductions dans une autre. Ils sont extraits automatiquement des sources ouvertes en utilisant des algorithmes de recherche de données bilingues. Si vous trouvez une erreur d'orthographe, de ponctuation ou autre soit dans l'original ou dans la traduction, utilisez l'option "Signaler un problème" ou écrivez-nous.

Dans cette section, vous pouvez voir comment les mots et les expressions sont utilisés dans différents contextes à l'aide d'exemples de traductions faites par des professionnels. La section Contextes vous aidera à apprendre l'anglais, l'allemand, l'espagnol et d'autres langues. Vous trouverez ici des exemples de verbes à particule et d'expressions idiomatiques dans des textes dont le style et le thème varient. Les exemples peuvent être triés par traductions et domaines thématiques.

Apprenez des langues étrangères, découvrez les traductions de millions de mots et d'expressions avec des exemples réels de leur utilisation grâce à notre technologie de recherche bilingue !