Sentence examples of "tahliye" in Turkish

<>
Tahliye için hemen metro vagonlarına binin. Садитесь на метро для немедленной эвакуации.
Olası hızlı bir tahliye için hazırlanmamız gerekiyor. Надо подготовиться, возможно придется быстро эвакуироваться.
Düşünün bakalım, parayla çıkıp gelen birini tahliye etmek için neden bu kadar acele ediyorlar? Я тут подумал: почему они так хотят выселить того, кто может им заплатить?
Eli Diamond, şartlı tahliye edilmiş gibi görünüyor. Похоже, Эли Даймонд сделал себе условно-досрочное освобождение.
Bir ay içinde ilk şartlı tahliye duruşması var. Через месяц его первое слушание по условно-досрочному освобождению.
Ama bunu yapmadan önce, olabildiğince çok insanı tahliye edelim. Согласен, но сперва нужно эвакуировать как можно больше людей.
Binalar kapatılıyor ve kiracılar tahliye ediliyor. Здания закрывают, а жильцов выселяют.
Bay Rabbit diyor ki, tahliye falan olmayacak. Мистер Рэббит сказал, что досрочного не будет.
Sıhhiye istasyonu hastaların yarısının tahliye edildiğini bildiriyor. Медицинская станция докладывает об эвакуации% пациентов.
İşte, adam bu! Yakın zamanda şartlı tahliye edilmiş. Вот, этот человек, он был недавно условно освобождён.
Keşke senin için iyi haberlerim olsaydı Fernando ama bu bir tahliye konuşması değil ne yazık ki. Хотелось, чтобы это была хорошая новость, Фернандо, но это не насчёт твоего освобождения.
Bir kaç saat önce üç tahliye gemisinin gidişini izledik. Мы наблюдали за эвакуацией трех кораблей несколько часов назад.
Kalkan jeneratörümüzü tamir etmeye gezegenimizi tahliye etmek için kışkırtmaya değil. Починить генератор щита, а не подстрекать эвакуацию нашей планеты.
Tamam, Yarbay, çanağın bulunduğu bölgedeki bütün bölümleri tahliye ettik ve kapıları mühürledik. Ладно, полковник, мы эвакуировали все секции около антенной решетки и герметичных переборок.
Bu alan tahliye edildi, Dr. Yang. Это зона уже эвакуирована, доктор Янг.
Sizin, Kraliçenin ve Prenseslerin Londra'dan tahliye edilmesi için gerekli ayarlamalar yapıldı. Предприняты меры для эвакуации Вас, Ее Величества и принцесс из Лондона.
Bütün mürettebat hemen tahliye edilmeli. Вся команда должна немедленно эвакуироваться.
Bay Canning ve firmasını tahliye etmeyi tercih ettim elimde bir meşgale olsun dedim. Я решила выселить мистер Каннинга и его фирму, чтобы занять его самой.
Şartlı tahliye memuru, parkın hemen dışında yaşadığını söyledi. Условно-досрочное освобождение офицер говорит он живет прямо за парком.
Ama şartlı tahliye komisyonu onu yedi yıl daha içeride tutmuş. Но условно-досрочному освобождению держали его в течение еще семи лет.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.