Sentence examples of "yapmaya" in Turkish

<>
Yapmaya çalıştığımız şey bu değil miydi? Разве не это мы пытались сделать?
Ohh, anlıyorum ama zaten yapmaya çalıştığım şey de bu. А, понятно, так я это и пытаюсь делать.
Kiselev yetkisiz şekilde fırlatma yapmaya çalışıyor. Киселев пытается начать запуск без разрешения.
Sonra da, hapishanede iyi şeyler yapmaya çalıştığım için hücreye tıkılmıştım. Затем делал хорошие дела в тюрьме, и попал в карцер.
Savunmanın yapmaya çalıştığı tek şey onu bunun içine çekerek oyalamaya çalışmak. А защита просто пытается затянуть дело, втягивая его в это.
Bay Maranzano sizinle iş yapmaya ve sizi korumaya hazır. Мистер Маранцано готов заниматься бизнесом и предлагает свою защиту.
Çok eskiden onunla aşk yapmaya çalışmadın mı? Ты пытался заняться с ней любовью когда-то?
Ama sonra cinayete tanık olup bir şey yapmaya karar verdi. Но стал свидетелем убийства, и решил поступить по совести.
Her sene Oscar, Newport Sahili'nden Berkeley, Kaliforniya'ya km'lik yürüyüş yapmaya yeltenir. Каждый год Оскар пытается пройти миль пешком от Ньюпорт-Бич до Бёркли в Калифорнии.
Sözün özü şu ki Tanaka ile anlaşma yapmaya çalışma konusunda ikimiz de haklıydık. Главное, что мы оба были правы, пытаясь заключить сделку с Танакой.
1 Ekim 2015'te Gomez gelecek yılın ilkbaharının sonlarına doğru Kuzey Amerika'da tur yapmaya başlayabileceğini duyurdu. 1 октября 2015 года Гомес анонсировала, что начнёт гастролировать по США поздней весной следующего года в поддержку своей пластинки "Revival".
Seni dünyanın en mutlu insanı yapmaya çalıştım. Я хотел сделать тебя счастливейшим из людей.
Waffle'lardan küçük evler yapmaya bayılırım. Я люблю делать маленькие домики из вафель.
Willow ve Xander, yeni bir araştırma yapmaya yardım edeceksiniz. Виллоу и Ксандер, вы поможете мне начать исследования заново.
Ne yapmaya çalışıyorsun, düğünü durdurmaya mı? Что ты пытаешься сделать, остановить свадьбу?
Bir anlık bir şey ama pek çok insanı saçma şeyler yapmaya sevk ediyor. Это такая глупая вещь, и она заставляет стольких людей делать такие нелепые...
İnsanlar oraya son derece sıradan bir şey yapmaya geliyor. Люди приходят туда, чтобы сделать что-то совершенно обычное.
Şimdiye kadar ne yapıyorsanız, onu yapmaya devam edin. Вы просто продолжайте делать то, что вы делаете.
Bunu kendi başımıza yapmaya gücümüz olmadığını mı düşünüyorsun? Ты думаешь, мы способны сделать это сами?
Sen o ne derse yapmaya devam et. Продолжай делать все, что он говорит.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.