Ejemplos del uso de "hayatının" en turco con traducción "жизнь"

<>
Fırtına dönecek ve bu olay hayatının sonuna kadar senin içinde kalacak. Буря развернется, и всю оставшуюся жизнь ты будешь кусать локти.
Hayatının geri kalanını deli olduğunu düşünerek mi geçirmek istiyorsun? Ты хочешь провести всю оставшуюся жизнь считая себя сумасшедшей?
İnsan hayatının neden kutsal olduğunu biliyor musun? Ты знаешь, почему человеческая жизнь священна?
Hayatının her anı gözleniyordu ve senin bir çöp gibi yaşamana göz yumdular. За тобой следили всю твою жизнь, позволяя тебе жить на помойках.
İçinde İsa'nın seks hayatının olduğu bir senaryo yazdım. Я написал сценарий, про сексуальную жизнь Иисуса.
Adamın hayatının kurtulmasını kutlamak için. Чтобы отпраздновать спасенную жизнь парня.
Hayatının sen başka şeyler yaparken yaşandığı gelip geçtiği doğru. Hadi. Вот так жизнь и проходит, пока занимаешься другими вещами.
Basına yaptığınız bir açıklamayı görmüştüm bir Amerikalının hayatının İngiliz'inkinden daha değerli olduğuyla ilgili. Я вижу, пресса цитирует ваши слова о том, что жизнь американца ценнее британца.
Sana şunu söyleyebilirim ki bebeğin hayatının geri kalanını boyunca kapıdan içeri girmeni bekleyerek geçirecek. Твой ребёнок всю жизнь будет смотреть на дверь и ждать, что ты войдёшь.
Duyduğu ses büyük ihtimalle hayatının sonuna kadar onu rahat bırakmayacak. Этот звук, наверное, будет преследовать ее всю жизнь.
"Ölürken tüm hayatının gözünün önünden geçtiğini söylerler." Говорят, перед смертью вся жизнь проходит перед глазами.
Çünkü o zaman hayatının ne kadar ufak olduğunu fark ederdin. Ведь тогда бы ты понял, насколько ничтожную жизнь прожил.
Aile, bu toprakları burada manastır hayatının tekrar devam ettirilmesi için 1926 yılında Sistersiyen tarikatına hibe etti. Они пожертвовали земли ордену траппистов (цистерцианцам строго соблюдения) в 1926 году так, чтобы монашеская жизнь могла возобновиться на этой земле.
Griffin sonunda seks hayatının, tanrının umurunda olmadığını mı fark etti? Гриффин наконец понял, что богу плевать на его сексуальную жизнь?
Bu kız hayatının tamamını bir evde kilitli şekilde geçirdi. Эта девушка провела практически всю жизнь закрытой в доме.
Los ejemplos del uso de palabras en diferentes contextos se proporcionan únicamente con fines lingüísticos, es decir, para estudiar el uso de palabras en un idioma y sus opciones de traducción a otro. Están recopilados automáticamente de fuentes abiertas utilizando tecnología de búsqueda basada en datos bilingües. Si encuentras un error ortográfico o de puntuación en el original o en la traducción, utiliza la opción "Informar de un problema" o escríbenos.

En esta sección, puedes ver cómo se usan las palabras y expresiones en diferentes contextos con los ejemplos de traducciones realizadas por profesionales. La sección Contextos te ayudara a aprender inglés, alemán, español y otros idiomas. Aquí puedes encontrar ejemplos con las frases verbales, expresiones idiomáticas y palabras ambiguas en textos de diferentes estilos y temas.

Los ejemplos se pueden ordenar por traducciones y temas, y también se puede realizar una búsqueda más precisa en los ejemplos encontrados.