Sentence examples of "kahve dükkanında" in Turkish

<>
Sanki Amerikan kahve dükkanında gibiyim. Будто сидишь в американской кофейне.
Kahve dükkanında bir araştırma yapıyorum. Я провожу исследование в кафе.
Erivan'ın dört bir yanında, hak ettiği ismi ile mor renkli "Unutma Beni Çiçeği", küçük öğrencilerin göğüslerine taktığı broştan, kahve içen üniversite öğrencilerinin dizüstü bilgisayarlarındaki çıkartmalara kadar görülüyor. Повсюду в Ереване можно увидеть фиолетовые цветы с очень точным названием - незабудка: и у школьников, носящих на груди значки с ее изображением, и на наклейках ноутбуков пьющих кофе студентов университетов.
Bu kuponları hediye dükkanında kullanabilirsin. Купоны на товары магазина подарков.
Var olacak bir Starbucks'ın getireceği çeşit kahve ve diğer ürünlere göre fiyatları yerel para biriminin alım gücünün düştüğünü gösterecektir. Поэтому в зависимости от того, какой тип кофе и других продуктов закупает клон Starbucks, цены всё же могут просто отражать ослабленную покупательную стоимость местной валюты.
O televizyonları, dükkanında satmana izin vererek sana büyük bir iyilik yapıyorum! Я делаю тебе одолжение, позволяя продавать эти телевизоры в твоем магазине!
"Beleş Kahve." "Бесплатный кофе".
Nina çizgi roman dükkanında çalışıyor. Нина работает в магазине комиксов.
Ona koyu bir kahve içireyim. Хочу напоить ее черным кофе.
Kamp dükkanında nugget yok ama. В магазине лагеря нет наггетсов.
Ben de bağlıyorum ayakkabı bağlarımı İniyorum aşağıya kahve koymaya... Я надеваю ботинки спускаюсь вниз и ставлю варить кофе.
"Likör dükkanında bin dolar kayıp." "Из магазина алкоголя исчезло долларов".
Şehrin bu yakasındaki en iyi kahve. Лучший кофе в этой части города.
Çizgi roman dükkanında ne işi var? Что она делает в магазине комиксов?
Hızlı bir duş alıp biraz kahve içeceğim. Только по-быстрому приму душ и выпью кофе.
Daha önce çizgi roman dükkanında çalışmış mıydın? Вы работали в магазине комиксов до этого?
Önce bir kahve içelim. Давай сначала выпьем кофе.
Senin kahrolası dükkanında canımı dişime takarak çalıştım. И я надрывалась в твоем проклятом магазине!
Hadi gelin çocuklar, kahve soğuyor. Ребята, сюда, кофе стынет!
Görüşme kalabalık bir yoğurt dükkanında gerçekleşmiş. Разговор состоялся в переполненном кафе йогуртов.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.