Sentence examples of "seçim" in Turkish

<>
Bu beyefendi yanlış seçim yaptı. Этот джентльмен сделал неправильный выбор.
Eski bir demiryolu barakası ya da personel vagonu arasında seçim yapabiliriz. Можно выбирать между столетними бараками для рабочих или настоящим служебным вагоном.
Saçma sapan bir seçim için bile slogan yazamıyorum. Не могу даже написать слоган для дурацких выборов.
Yani, burada seçim yapması gereken tek kişi sensin. Так что единственный человек с выбором, это ты.
Şu an için bir seçim şansımız yok. Ну, сейчас у нас нет выбора.
Ama Tom, bizim için değil de kendin için doğru seçim yapacağını hatırla. Помни, Том, что выбираешь для себя, а не для нас.
Yarınki seçim hakkında bir kaç şey söylemem istendi. Меня попросили сказать несколько слов о завтрашних выборах.
Kazanamam gereken bir seçim var, ve o çekirdeği istiyorum. Я должен выиграть выборы, и мне нужно это ядро.
Sana sürpriz yapmak istedim ama seksi fermuarlı elbisem ve iç çamaşırım arasında seçim yapamadım. Хотела поразить тебя, но не смогла выбрать между секси-платьем на молнии или секси-бельём.
Tiffany'nin cenazesinden sonra, David Jacobs'un seçim bürosunu neden iki kez aradın? Почему ты дважды звонил в избирательный штаб Девида Джейкобса после похорон Тиффани?
Şu anda seçim hakkında olup bitenleri düşününce bu konuda blog yazmıyor olmanız tuhaf geliyor. Учитывая последние события с выборами, странно, что вы не пишете в блоге.
Leslie, senin korkunç kararlarının seçim yarışlarını etkilemesine izin vermeyelim. Лесли, нельзя позволить твоим ужасным решениям помешать этой кампании.
Ben herkesin iyiliği için kendisinden zor bir seçim yapması istenen kişiyim. Я тот, кого просят принять трудное решение ради общего блага.
Yanlış seçim mi yaprık, ve pembe yıldızlar kubbede parıldıyordu, bu aslında hepimizi dışarı mı çıkaracaktı? Ошиблись ли мы в принятии решения, и розовые звезды вместе со светящимся Куполом уничтожат нас всех?
Billy bir seçim yaptı, Ellen May. Билли сделал свой выбор, Эллен Мэй.
Daha sonra Temmuz 2008'de Charles Munyaneza tarafından Ulusal Seçim Komisyonu Genel Sekreteri oldu. В июле 2008 года на посту исполнительного секретаря Национальной избирательной комиссии его сменил Шарль Муньянеза.
Onunla bir saat içinde buluşacağım ve bir seçim yapmasını isteyeceğim. Я встречаюсь с ним через час и предоставлю ему выбор...
Yani şimdi herkes, düğüne gelmekle çalışmak arasında bir seçim yapmak durumundalar. И теперь людям приходится выбирать - ехать на нашу свадьбу или работать.
Birkaç yıl önceki seçim arifesinde Irak'a alelacele saldırışımız gibi? Типа суеты вокруг Ирака накануне выборов несколько лет назад?
Ama Carlos daha iyi bir seçim olmaz mıydı? Но разве Карлос был бы не лучшим выбором?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.