Sentence examples of "В такую погоду" in Russian

<>
В такую погоду вы вряд ли кого-то найдёте. Böyle bir havada birini aramanız pek sağlıklı olmaz.
Тебе придётся целый час вести машину в такую погоду. Bu havada eve gitmeniz en az bir saat sürer.
Скотч не клеит в такую погоду? Bantlar bu havada yapışmıyor. Gerçekten mi?
Шлепки в такую погоду. Bu havada terlik giyiyor.
Не носить пальто в такую погоду - это так неправильно. Bu havada üzerine bir şey almadın mı? Hasta olacaksın.
"А хорошая сегодня погода... Не жарко"... - "В такую погоду хорошо повеситься..." "Bugün hava çok güzel... Çok sıcak değil". "Böyle güzel havalarda kendimi asmak iyi olurdu."
Итак, какое говорит "успокой погоду, или умри от рук психа"? Ne derler "havayı düzelt, ya da bir çatlak tarafından öldürül".?
Ситуация коснулась и меня лично, я просто не могу понять такую несправедливость и отвратительную скандальную попытку эксплуатации региона. Durumdan zarar gören birisi olarak bu haksızlığa ve istismara anlam veremiyorum.
Я пытаюсь посмотреть погоду. Hava durumunu öğrenmeye çalışyorum.
Не говорите такую ерунду с серьёзным видом. Ciddi bir tonda bir sürü laf söyleme.
Да. знаешь что, мне надо проверить погоду. Belki de hava durumunu kontrol etsem iyi olur.
Я бы запомнил такую сумму. Bu büyüklükte bir hesabı hatırlardım.
Наш разум начинает интерпретировать погоду и музыку, звуки, цвета в унылом, темном контексте. Zihinlerimiz havayı, müziği, sesleri, renkleri daha donuk ve karanlık bir yapıda algılamaya başlıyor.
Что же за женщина станет мучить такую прекрасную душу? Nasıl bir kadın böyle nazik bir ruha işkence eder?
Хочешь узнать про погоду? Hava raporu mu istersiniz?
Но они сами выбрали себе такую судьбу. Ama onlar böyle bir yaşamı tercih etti.
Так у нас куча людей, которые могут контролировать погоду. O zaman havayı kontrol edebilen bir grup insanla karşı karşıyayız.
Джордж слишком мелкая рыбешка, чтобы устроить такую заварушку. George böyle bir hareketi yapamayacak kadar küçük bir balık.
Про погоду нам не расскажешь? Bize hava durumunu sunacak mısın?
Кто-то из лагеря пришёл в такую даль? Kamptan biri buraya kadar gelmiş olabilir mi?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.