Sentence examples of "У меня нога" in Russian

<>
У меня нога сломана. Bacağım kırık, bayım.
Мам, у меня нога очень болит сегодня. Biliyor musun anne, bacaklarım bugün gerçekten ağrıyor.
Не подойдут. У меня нога шире. Bana dar gelir, ayaklarım kocaman.
Пожалуйста, извините меня: Lütfen beni affedin:
Как одна чертова волосатая нога может разрушить мою карьеру? Nasıl oluyorda kanlı ve kıllı bir bacak kariyerimi bitirebiliyor?
Также прошу прошения, я не хотела так гордо сказать "нет", когда вы попросили меня разблокировать мой телефон. Cep kilidimi açmayı sorduğunuzda gururla "hayır" dediğim için beni affedin efendim.
Почему нога так подёргивается? Bacağında neden seğirme var?
У меня обсессивно - компульсивная привычка проверять паспорт каждые пять минут во время путешествий. Bir takıntım var, her yolculuğumda pasaportun benimle olup olmadığını beş dakikada bir kontrol ediyorum.
Одна нога короче другой. Bir bacak diğerinden kısa.
Кроме того, он добавил: "теперь мне придётся вернуться сюда в другой день и это огромный стресс для меня". Ve ekledi, "Şimdi Ketta'ya başka bir gün yeniden gelmem gerekecek ve bu benim için aşırı yorucu bir şey."
Левую ногу. Где у тебя левая нога? Sol ayak, senin sol ayağın hangisi?
То, что я успел увидеть во время этих мероприятий, удивило меня до глубины души: правительство даже не пытается начать переговоры с протестующими, но немедленно использует все доступные способы для подавления выступлений. Bu gösterilerde gözlemlediklerim beni hâlâ şaşırtmaya devam ediyor: Yöneticiler göstericilerle oturup konuyu tartışmak yerine, enerjilerini göstericilerin seslerini bastırmaya harcıyorlar. Nisan'te Taipei eylemi sırasında polis tahliyeye başladı.
Сломанная нога не убьет тебя, мама. Anne, kırık bir bacak seni öldürmez.
В первые часы моего пребывания в Порто город произвел на меня огромное впечатление. Porto ziyaretimin ilk saatleri bende çok güzel izlenimler bıraktı.
Я сделаю тебе чай, пусть твоя нога отдохнет. Ben sana bir çay yapayım, sen bacağını dinlendir.
Понимаете, если бы не этот паспорт, меня бы не отбирали, на удивление совершенно случайно, для дополнительной проверки во всех аэропортах, в которых я когда - либо была. Bu pasaportum olmasaydı, şimdiye kadar geçtiğim tüm hava alanlarında rastgele seçim ile kimse tesadüfen beni soruşturmaya seçmezdi.
Ну нога еще немного не гнется. Şey, ayağım hala biraz zorluyor.
Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей. Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor.
Нога упала в реку. Bacağının biri nehre düşmüş.
Раньше я не писала короткие рассказы, а приз побудил меня приглядеться к этой форме более серьёзно. Kısa hikayeler yazmıyordum, ödül bu yazım biçime daha ciddi bakmam konusunda beni teşvik etti.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.