Sentence examples of "в спину" in Russian

<>
Ты ударил меня в спину, а я тебя. Sen beni arkadan vurdun, ben de seni vurayım.
Ирландец получил две пули в спину. İrlandalı eleman sırtından iki kurşun yemiş.
Учитывая все предательства, ножи в спину при дворе, это не будет трудно. İhanetlerle ve arkadan vurmalarla dolu bir saray ortamında, çok da zor olmasa gerek.
Они выстрелили ему в спину безо всяких причин! Hiçbir sebep yokken Oscar'ı sırtından vurdular, dostum.
Четыре в руки и туловище, три в лицо, три в спину. tanesi kol ve gövdede, üç tanesi yüzde, üç tanesi de sırtında.
Очередной выстрел в спину. Biri de odanın arkasında.
Она застрелила его в спину. O da Edmond'ı sırtından vurmuş.
Сержант сумел дважды выстрелить и попасть в спину водителя. Memur sürücünün arkasından iki el ateş etmiş ve vurmuş.
Ты же не станешь стрелять в спину? Bir sakatı sırtından vurmayacaksın, değil mi?
Ещё бы, выстрелом в спину. Her zaman olduğu gibi arkadan vuruldu.
Только стрелять придется в спину. Ama beni arkamdan vurmak zorundasın.
Герой-коп подстрелил Ромео в спину. Kahraman polis Romeo'yu sırtından vurdu.
Неизвестная рука ударила его в спину. Ve bilinmeyen birinin elleri onu bıçakladı.
Стреляй в спину, где щупальца! Sırtına, dokunaçların oraya nişan alın!
Тебе придётся стрелять мне в спину. Beni sırtımdan vurmak zorunda kalacaksın. Dur!
Я пропустил только то, как друзья ударили меня ножом в спину, подружившись с врагом. Dün gece tek kaçırdığım şey en iyi dostlarımın en büyük düşmanımla takılarak beni sırtımdan bıçaklamaları oldu.
Кармайн всегда боялся что ему выстрелят в спину. Evet. Carmine onu her zaman arkadan vurmalarından korkuyordu.
Ты становишься на сторону ублюдка-изменника, который вонзит тебе нож в спину, а не давнего друга. Sonra piç bir hainin yanında savaşıyorsun. Fırsatı olsa arkandan bıçaklar seni! En iyi arkadaşın burada dururken.
Я ему доверился, а он использовал это, чтобы воткнуть нам нож в спину. Ona güvendim, o da güvenimizi kullanıp bizi sırtımızdan bıçakladı. Jessica, tahmin bile edemezsin.
Во время резни я ранил их командира в спину. Katliam sırasında liderlerini yaraladım, sırtında bir kesik var.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.