Sentence examples of "договориться" in Russian

<>
Но так как я твой новый опекун, можем договориться, что убивать людей нехорошо? Ama yeni atanmış vasiniz olarak insanların canına kastetmenin iyi bir şey olmadığı konusunda anlaşalım istiyorum.
Мы можем договориться, чтобы все были дома по вторникам, четвергам и воскресеньям? Herkesin salı, perşembe ve pazar günleri evde olmasıyla ilgili bir anlaşma yapabilir miyiz?
Думаешь, сможешь договориться с Юрием? Peki Jury'yi ikna edebileceğini nereden biliyorsun?
Старый дурак пошёл в ОО чтобы договориться с той командой, и его там жестоко поимели. Gördüğüm en kötüsü. Yaşlı ahmak Oİ'ye kadar diğer takım ile anlaşmaya gitmiş, ve acımasızca haklanmış...
Малакай Стренд пытался договориться со мной на прошлой неделе. Malachi Strand geçen hafta bana bir anlaşma teklif etti.
Он просто хочет договориться. Sadece pazarlık yapmak istiyor.
Хочу договориться о встрече. Bir randevu için arıyorum.
Они пытались договориться, но Андре сбивает цену. Bir anlaşma yapmaya çalıştılar ama Andre teklifini düşürdü.
Если он хочет их обратно, придется договориться с нами. Geri almak istiyorsa bizimle anlaşma yapmalı. Anlaşma falan yapmaz o.
Но если мы не можем договориться, мы в тупике. Ama bir anlaşmaya varamazsak, içinden çıkılmaz bir duruma gireriz.
Тогда нам нужно договориться о стоимости и... Bu durumda aramızdaki mali anlaşmanın şartlarını tartışıp...
Если захотите договориться - вот мой адрес и телефон. Bir tür anlaşma yapmak isterseniz bu adresim ve telefonum.
Может нам договориться не пить на встречах? Bence toplantılarda içmemek konusunda bir karara varmalıyız.
Бампи, как нам договориться? Bu işi nasıl halledebiliriz Bumpy?
Слушай, Реддингтон, мы можем договориться! Bak, Reddington, bir anlaşma yapabiliriz!
Слушай, мы можем договориться, Ник - или Абаддон - не нужно больше никого убивать. Bunu konuşarak halledebiliriz Nick ya da Abaddon her kim isen. Başka kimsenin zarar görmesine gerek yok.
Тогда, возможно, мы вдвоем сможем договориться? O zaman belki ikimiz pazarlık edebiliriz, ha?
Конечно, мы можем договориться о каких-то послаблениях. Eminim bir uzlaşmaya varabiliriz. - Duruma bağlı.
Политики спорили, но не могли договориться о дальнейших действиях. Politikacılar çözüm üretmeye çalıştılar ama ne yapılması gerektiğine karar kılamadılar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.