Sentence examples of "должен защищать" in Russian

<>
Сотрудник полиции должен защищать граждан, и она защитила. Memurun görevi vatandaşları korumaktı ve o da bunu yaptı.
Этот парень должен защищать меня. O adamın beni koruması gerekiyordu.
Кто-то должен защищать семью от человека, который ее защищает. Biri de bu aileyi, bu aileyi koruyan kişiden korumalı.
Но я должен защищать то, что я построил. Gerçekten. Ama inşaa ettiklerimi korumak için yapmam gerekenleri yapmalıyım.
Я думала, Купол должен защищать нас. Kubbe'nin bizi korumak için var olduğunu sanıyordum.
Разве я должен защищать это дитя? O çocuğu koruması gereken ben miyim?
Я должен был защищать свою сестру. Kız kardeşimi ben korumak zorunda kaldım.
Ты должен был защищать его! Onu koruman gerekiyordu, dostum.
Ты должен был защищать машину! Arabamı ve kadını koruman gerekiyordu!
Это я должен тебя защищать. Sanırım benim seni korumam gerek.
Ты должен быть добрым и защищать нас. Senin akıllı uslu olup bizi koruman gerekiyor.
Видео, которое также было удалено с YouTube, вызвало онлайн - дискуссию по вопросу: должен ли быть такой материал допустим в сети, учитывая, что он позволяет ИГИЛу распространять свою "пропаганду". Youtube'dan da kaldırılmış olan video, IŞİD'in "propoganda" sını yaymasına yer vermesi nedeniyle benzer materyallerin dünya çapındaki ağda ulaşılabilir olup olmaması gerektiği konusunda bir tartışma yarattı.
Если бы не мой сирийский паспорт, я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него. Suriye pasaportum olmasaydı, bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim.
Когда ты должен сказать привет миллиону человек в начале вечеринки Afgan büyümek bir parti olduğunda milyonlarca insana selam vermek zorunda kalmaktır.
"Я бы не заметила, как нас, подозреваемых, ведут с крайней вежливостью защищать свою невиновность и отрицать терроризм; нас, людей, которые были мишенью терроризма чаще, чем те, кто проверяет нас на него". "Bize soruşturma yapan tüm kişilerden daha fazla teröre maruz kalmış olan insanlar olmamıza rağmen, masumiyetimizi savunmaya ve terörü kınamaya nasıl da aşırı bir nezaketle yol gösterildiğini fark etmezdim.."
"Слушай, ты должен прожить жизнь со своей женой. "Bak, birlikte bu hayatı yaşayacağın bir partnerin olması gerek.
что буду защищать Поньо. Ponyo'yu koruyacağıma söz vermiştim.
Знаешь, ты должен оценить иронию. Aslında bu rastlantıdan memnun olman gerekir.
Я не пытаюсь защищать здесь Пейси. Bak canım, Pacey'yi savunmaya çalışmıyorum.
Брак не должен быть таким. Bir evliliğin böyle olmaması gerekiyor.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.