Sentence examples of "землей" in Russian

<>
Они живут в высотных зданиях, ходят по асфальту ездят в поездах под землёй. yüksek binalarda yaşıyorlar, asfalt üzerinde yürüyorlar trenlerin içinde ya da yer altında ilerliyorlar.
Споры паразитов растут под землёй. Shrill böcekleri yer altında yaşar.
Должно быть течение под землей, может гидроэлектроэнергия. Yeraltında akıntı olabilir ya da hidroelektirik güç vardır.
И лопату со свежей землей! Kürekte de taze toprak vardı!
Тот фильм про динозавров под землёй. Yer altındaki dinozorlarla ilgili şu film.
Нет, они были под землей, на льду. Hayır, bunları yerin altında, buzun içinde buldum.
Думаешь, они называют себя Землёй? Sence onlar kendilerine Dünya diyorlar mıdır?
Сражение между Землёй и Марсом разрушило станцию "Ганимед". Dünya ve Mars arasındaki çatışma Ganymede İstasyonu'nu enkaz hâline getirdi.
Избранные будут спасены, и не на Ковчеге, как завещала книга Бытия, но под землей. Seçilmiş olanlar fırtınadan kurtulacak ama ilk kitaptaki gibi bir gemide değil, güvenli bir şekilde. Yer altında.
Тогда были похищены три девочки. Их оставили умирать в ящиках под землей. Daha önce üç kız daha kaçırılıp yer altına gömülen kutularda ölüme terkedilmişlerdi.
Человек под землей и вам нужно его вытащить. Toprak altında biri var ve onu kurtarmak zorundasınız.
Где-то глубоко под землей. Bir yerin çok derinlerinde.
Паразиты Дарка живут под землёй и дышат отходами. Darhk'ın bütün parazitleri yer altında, çöplükte yaşıyorlar.
Мы с Таури, мы называем ее Землей. Bizler Tauri 'deniz. Biz ona Dünya diyoruz.
Парк был безопасным местом, но он не был их землей. Park güvenli bir cennet olabilirdi ama onların kendi toprağı gibi değildi.
Мне никогда не доводилось жить под землей. Yerin altında bir yerde yaşamak zorunda kalmadım.
Некоторые скрылись под землей. Bazıları yer altına kaçtı.
На листе бумаги, который пролежал под землей лет. yıldır yerin altında gömülü kalmış bir kağıt parçasından bahsediyoruz.
Производство и лаборатории у них под землёй. Üretim ve araştırma binalarının hepsi yerin altında.
Вскоре мы попытаемся связаться с Землей. Biraz sonra, Dünya'yı tuşlamayı deneyeceğiz.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.