Sentence examples of "исследования показывают" in Russian
Исследования показывают, что пациентам становится легче, если они чувствуют, что их врач их любит.
Mnh - mnh. Araştırmalar gösteriyor ki hasta aslında daha iyi yapmak onlar düşünüyorsanız onların doktor onları seviyor.
Но последние исследования показывают, что это предупреждает сифилис, поэтому мы так и поступаем.
Ama son çalışmalara göre, frengi hastalığının da önüne geçiyormuş yani o da bizim tarafımızda.
Международные исследования показывают, что если в совете есть хотя бы три женщины, вся культура начинает менятся.
Araştırmalara göre, ki dünya çapında yapılan araştırmalardan bahsediyorum yönetimde üç tane kadın olduğu zaman kültür değişmeye başlıyor.
Исследования показывают, музыка повышает уровень допамина на%.
Araştırmalar, müziğin dopamin seviyesini %9 arttırdığını gösteriyor.
Исследования показывают, что показания очевидцев очень часто бывают ошибочны, поскольку человеческий мозг не компьютер.
çalışmalara göre görgü tanığı saptamada yapılan hatalar doğrular kadar sık. Çünkü insan beyni bir bilgisayar değildir.
Исследования показывают, что когда отношения разрушаются, изучаемый зачастую чувствует бессилие и злость.
Çalışmalar gösteriyor ki, bir ilişki bittiğinde öğrencilerin kendilerini güçsüz ve sinirli hissettiklerini gösteriyor.
Исследования показывают, что от% до% мужского насе...
Araştırmalar gösteriyorki erkek populasyonunun %5 ve %7'si arası...
Исследования показывают, что популярные дети лучше всех приспосабливаются.
Pekala, araştırmalar gösteriyor ki popüler çocuklar çok becerikliler.
Исследования показывают, что у Ким разрыв в животе что очень плохо.
Kim'in tahlilleri karnında bir yırtık olduğunu gösteriyor ki bu kötü bir şey.
Исследования показывают, что если парниковые газы в атмосфере будут стабилизированы на уровне 2000 года, после этого произойдет дальнейшее потепление на 0,5 ° C.
Bir araştırmaya göre sera gazları 2000 yılındaki seviyesine sabitlenmiş olsaydı dahi yüzey sıcaklıkları 0,5 ° C civarında yükselmeye devam etmiş olacak,
Исследования разделенных близнецов показывают, что они имеют до% схожих ключевых поведенческих характеристик.
Ayrı ikizler için yapılmış araştırmalar gösteriyor ki, %85 oranında karakteristik davranışları aynı.
Ты знала, что он получил крупный грант в области исследования ДНК?
DNA araştırması için büyük bir ödenek aldığını biliyor muydun? DNA mı?
Исследования доказывают, что это помогает при посттравматических расстройствах.
Araştırmalara göre, travmanın sebep verdiği endişeyi iyileştirmeye yardımcıymış.
Поначалу мы думали, что их исследования - наш лучший шанс быть вместе.
İlk başta, yaptıkları araştırmanın beraber olabilmemiz için en iyi yol olduğunu düşündük.
Анализы крови показывают бензодиазепина в ней кровоток.
Lanet olası testler kanında benzodiazapin olduğunu gösteriyor.
Почему нужно проводить некую черту и отсекать целые области исследования?
Neden daha geniş bir sınır çizip tüm araştırma alanlarına hükmetmeyelim?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert