Sentence examples of "как правило" in Russian

<>
Ты не суетливая. Как правило. Спасибо Богу за это. Sen özünde sızlanan bir kız değilsin, Tanrıya şükür.
Чай в шесть тридцать как правило. Çay genelde: 30'dadır.
У дешевых моделей замок ржавеет и, как правило, страховка это не оплачивается. Ucuz modellerde anahtar deliği çürür ama hepsinden öte, sigorta böyle bir şeyi karşılamıyor.
В Пало-Альто, как правило. Genelde Palo Alto şehrinde düzenleniyor.
Не роскошная, но работает, как правило. Çok hoş değil, ama çalışıyor, genelde.
Как правило, шпионы предпочитают красть информацию втихаря. Ajanlar, yaygın olarak bilgileri sessiz sedasızca çalarlar.
Как правило, когда люди думают, что их супруг завел интрижку, у супруга действительно роман. İnsanlar eşlerinin onları aldattığını düşündüğünde, çoğunlukla eşleri aldatıyor olur. Her zaman değil ama, değil mi?
Как правило, я ненавижу свадьбы, но эта... Yani, normalde düğünleri hiç sevmem ama, bu...
Как правило, "мы" это и обозначает. Normalde "hepimiz" o anlama geliyor, evet.
Как правило, США не поддерживают военные действия на Ближнем Востоке. Bilindiği üzere, Birleşik Devletler Orta Doğu'da askeri harekata destek vermemiştir.
Как правило, нет, миледи. Her zaman değil leydim, hayır.
Зарегистрированные случаи, как правило, оказываются случайными смертями из-за пожара неподалеку. İhbar edilen olayların genelde çevredeki yangınlardan kaynaklanan tesadüfi ölümler olduğu ortaya çıkar.
Как правило, профессиональными палачами движет ложное чувство морального превосходства. Tipik olarak profesyonel işkenceciler yanlış bir manevi üstünlük hissiyle ilerler.
Как правило, такое по моей части, но случай необычный. Normalde bu tür olaylar bizim işimiz olur fakat bu durum sıradışı.
Да, как правило теплеет. Evet, genelde daha sıcak.
Как правило, он будет пользоваться боковой дверью моей лаборатории. Elbette kural olarak, laboratuarımın yan kapısından girip, çıkacak.
Как правило, в подобных делах так и бывает. Bu tür olaylarda sık sık olan bir durum bu.
Тот господин, как правило, носит шляпу. Şu beyefendi genellikle bir şapka giyer.
Дети, как правило, любят сласти. Çocuklar, genellikle şeker severler.
Машины скорой помощи не должны останавливаться на красный свет, но они, как правило, замедляют ход. Cankurtaranlar kırmızı ışıklarda durmak zorunda değiller ama genellikle yavaşlarlar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.