Sentence examples of "мне понять" in Russian
Они как бы невзначай дали мне понять: "ты - девушка", и всё, тупик.
Üzüldüm. - Bu dördüncü oldu. Önce "tam aradığımız kızsın" diyorlar, sonra hiçbir şey çıkmıyor.
Помоги-ка мне понять, как это поспособствует успешному воссоединению.
Bu babamın nasıl başarılı bir anma töreni yaptığını açıklıyor.
Что если она впадет в кому, она ясно дала мне понять, что хочет уйти спокойно.
Eğer olur da bitkisel hayata geçerse onu doğal bir şekilde göndermemizi istediğini açık bir şekilde bana söyledi.
Этот чудовищный удар головой дал мне понять многое.
Şiddetli kafa darbesi bir sürü şeyi anlamamı sağladı.
Я пересмотрю, чтобы услышать другие звуки какие-нибудь, которые могут дать мне понять, где он.
Arkadaki sesler için tekrar izleyeceğim, ipuçları için, nerede olduğunu bulabilmem için gereken herhangi bir şey.
Мой брак с Алеком дал мне понять, как зависимые люди могут вести двойную жизнь.
Alec'le evli olmak, olayların içini görmemi sağladı. Bir bağımlı nasıl ikili hayat yaşar diye.
Я просто пытаюсь понять что Джеймс хотел сказать мне.
Ben yalnızca James'in bana ne anlatmaya çalıştığını çözmeye çalışıyorum.
"Так вы купите мне игрушку, чтобы я перестал страдать фигней?
"Bana bir oyuncak alın, böylece ben de sizinle uğraşmayı bırakayım?"
Я писала рассказы последние пять лет, упорно пытаясь понять, каким образом слова заставляют играть текст новыми красками.
Kelimelerin kaymasını, düşmesini ve oynama şeklini anlamaya çalışırken son beş yıldır ısrarla yazıyorum.
Мне кажется, что у любого гражданина есть право иметь возможность смотреть разные фильмы, местного и зарубежного производства, на любой вкус.
Bana göre bir vatandaşın farklı beğenilerde üretilmiş yerli ve yabancı filmleri izlemesi en doğal hakkıdır.
У меня есть сильное желание понять и соотнести о чем думает преступник.
İçimde, çok derinlerde suçluları anlama ve onlarla bağlantı kurma arzusu taşıyorum.
Она напомнила мне контрольно - пропускной пункт в моей стране, где сказать "нет" на подобную просьбу предвещало бы твою смерть.
Bu isteğiniz beni ülkemin kontrol noktalarına götürüyor, orada böyle bir talebe "hayır" demek sizi basit bir şekilde öldürebilir.
Победа дала мне большую уверенность и устойчивость для соответствия требованиям жизни писателя.
Bir yazarın hayatının taleplerini karşılamak için bana daha fazla güven ve direnç kazandırdı.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert