Sentence examples of "на острова" in Russian

<>
Она едет на острова одна. Kız adalara tek başına gidiyor.
Вымирание островных карликовых слонов не было связано с прибытием на острова человека. Adalarda yaşayan cüce fillerin soyunun tükenmesi adaya insanoğlunun ayak basmasıyla bağlantılandırılmamıştır.
Мы уезжаем на острова. Bir süreliğine adalara gideceğiz.
В интервью для Sustainability Stories Blog они рассказывают, что один из наиболее популярных туров ведет на типичные "острова" Порто - многоквартирные дома, которые "появились во время промышленной революции как способ размещения дешевой рабочей силы, прибывающей в город". Sürdürülebilirlik Hikayeleri blogu ile yaptıkları bir mülakatta, standart Porto "adalarına" yaptıkları turların çok popüler olduğunu söylüyorlar. Bu adalar, "Sanayi Devrimi sırasında şehre göçen ucuz işgücüne yaşam alanı olarak ortaya çıkmış."
Например, в море строятся искусственные острова. Denizin içine yapay adalar yapmak gibi mesela.
Ты бы им не поверил, считая Морэ спасителем острова. Ona inandığını sanmam. Mooré'nin bu adanın gelecek başkanı olduğunu sanıyordun.
Короче говоря, Если это существо уедет с острова, то всё, конец. Olayı sizin için basitleştireyim, o şey adayı terk ederse tamamdır, olay biter.
Мы находимся в водах острова Каталина, расположенного в километрах от Лос-Анджелеса. Burası Los Angeles Kaliforniya'nın mil açığındaki Catalina adlı küçük bir adanın karasuları.
Ты видела какие-нибудь корабли возле острова, а? Adanın yakınında hiç gemi görmedin, değil mi?
Или Теон забрал их на Железные Острова в качестве заложников. Veya Theon, rehine olarak onları Demir Adalar'a götürmüş olabilir.
У меня есть новое кодовое имя для острова. Ada için yeni bir kod adım var artık.
Хочешь знать секреты острова? Adanın sırlarını istemiyor muydun?
Он попросил помощи Военно-Морского Флота Её Величества в умиротворении острова, который является его собственностью. Ada üstünde hak sahibi olduğu için adaya çekidüzen verilmesi konusunda Majestelerinin Donanmasından yardım talep etti.
На северную оконечность острова? Adanın kuzey ucuna mı?
Таити, острова Фиджи, коралловое море. Tahiti, Fiji Adaları, Mercan Denizi.
Мне нравится составлять летопись острова. Bu adanın tarihindeki olaylarla ilgileniyorum.
Тогда зачем нам уезжать с острова? O halde adadan niye gidiyoruz ki?
Да, но обманывал ради спасения острова. Evet, bu adayı korumak için yaptı.
Это же посредине острова! Bu adanın öteki kıyısı!
которые построили лаборатории и пытались понять уникальные свойства острова. Labarotuarlar kuran ve adanın eşsiz özelliklerini anlamaya çalışan yabancılar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.