Sentence examples of "не захотел" in Russian

<>
Кто бы не захотел еще одного меня? Benden iki tane olmasını kim istemez ki?
Отец не захотел рисковать жизнями своих рыцарей ради служанки. Babam, şövalyelerini bir hizmetçinin hayatı için riske etmez.
Даже такой безумец как Адольф Гитлер не захотел бы создавать такое ужасное оружие. Adolph Hitler gibi bir deli bile o kadar korkunç bir silah üretmek istemez.
Разве ты не захотел бы стать рок-звездой, вроде Элвиса? Bir Rock yıldızı olmak istemez miydin, Elvis gibi mesela?
Он не захотел ее покупать? Senin yaptığını satın almak istemedi.
Отец не захотел его продать. Babam evi satmayı asla istemedi.
Шесть недель назад никто из них не захотел присоединиться ко мне. Altı hafta önce, bu insanların hiç birisi benimle gelmek istedi.
Коннор не захотел пойти с нами для полуночного перекуса? Connor gece yarısı yemeği için bizimle gelmek istemedi mi?
Его убили среди бела дня, когда он остановил на дороге нарушителя. Ублюдок не захотел платить штраф. Babam rutin bir trafik kontrolü sırasında, herkesin gözü önünde ceza yazılmasına kızan bir serseri tarafından öldürüldü!
Он бы этого не захотел. Kendisine böyle yardım edilmesini istemezdi.
Надо было изуродовать тебя, чтобы никто больше не захотел тебя. O suratını öyle bir dağıtmalıydım ki, hiç kimse seni istemesin.
Наверное, он не захотел тебя делить. Susie söyledi. Sanırım bir kendisinin ol istedi.
Кто бы не захотел попасть в ее круг общения? Kim ekibine katılmak istemez? Merhaba Romerito. Bu Andre.
Он не захотел оставить сообщение. Arayan adam mesaj bırakmak istemedi.
Вы пережили такое, что никто бы не захотел пережить. Kimsenin sağ çıkmak istemediği bir şeyden sağ çıkmışsın. Gözlerinden belli.
Нашёл его и не захотел выбрасывать в мусор? O rakunu sokakta bulup çöpe mi atmak istemedi?
Надвигался сезон штормов и никто не захотел стать эскортом для этого судна. Yağmalama zamanları başlamak üzereymiş ve öyle bir gemiyi koruyabilecek hiçbir güç yokmuş.
Он не захотел спастись. O ise kurtarılmak istemedi.
Том не захотел говорить. Tom konuşmak istemedi.
Я спросил его, что случилось, но он не захотел рассказывать. Ona ne olduğunu sordum ama o bana anlatmak istemedi.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.