Sentence examples of "ничего не даст" in Russian

<>
Это вторжение вам ничего не даст. Bu istila sana hiçbir şey kazandırmayacak.
Пальба ничего не даст, только выдаст им нашу панику и страх. O topları ateşleyerek ne kadar dehşete düştüğümüzü ifşa ederiz, hepsi bu.
Оставайся здесь. Это ничего не даст. Burada kal, bir yararı olmaz.
Никто нем здесь ничего не даст. Burada kimse bir şey vermez bize.
Мюррей, босс никогда не даст мне столько денег. Murray, patronumun bana bu parayı vermesine imkan yok.
Ничего не получилось; это стоило нам миллиардов, и расходы возрастают с каждым годом! Bu işe yaramadı, bu bize milyarlara maloldu ve her geçen yıl da daha pahalı hale geliyor.
Это не даст твоей жене плодить новых спиногрызов. Bu karınızın dünyaya daha fazla çocuk getirmesini durduracak.
И никто ничего не заметил. Ve kimse bunu fark etmedi.
Сайт АНБ не даст вам доступ извне. NSA kendi internet alanlarına erişmeme izin vermeyecektir.
лабиринт ничего не меняет. Labirent hiçbir şeyi değiştirmedi.
Пока я не дам показания, то и он не даст. Eğer o bana karşı ifade vermezse, ben de ona vermem.
С одной стороны я почувствовал облегчение, потому что она ничего не поняла. Düşününce, bir taraftan rahatladım gibi çünkü, biliyorsun, bundan yakamı kurtarıyordum..
Босс никогда не даст нам антидот, чтоб вывести эту поганую сыворотку из нашей крови. Bu da demek oluyor ki patron bize asla bu lanet serumu kanlarımızdan çıkaracak antidotu vermez.
Но спектральный анализ ничего не выявил. Ama bunların hiçbiri spektral görüntülemede gözükmedi.
Если вы не вернётесь живым, Мидас не даст золота нашему королевству. Eğer canlı bir şekilde geri dönmezseniz Midas, krallığımıza hiç altın vermez.
Ничего не видно справа? Sağ gözün görmüyor mu?
Она не даст тебе отдыхать. Sana itiraz etmez, söz.
Я ничего не вижу. Это всего лишь окно. Ben bir şey göremiyorum ki, sadece pencere.
Суд мне не даст ребёнка, с моей историей болезни! Başvuruları doldurmuştunuz. Hiçbir yargıç sağlık problemleri olan birine bebek vermez.
Вы никогда ничего не упускаете, так ведь? Hiç bir hileyi gözden kaçırmıyorsun, değil mi?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.