Sentence examples of "почти все" in Russian

<>
Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах: Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi:
Почти все дела рассматривались одним судьёй - Томом Ридом. Neredeyse bütün başvuru dosyaları Yargıç Tom Read tarafından onaylanmış.
Почти всё, пацанчик. Bitmek üzere, evlat.
Все больше и больше железа появляется в ядре звезды, пока почти все оставшееся топливо не иссякнет. Yıldızın çekirdeğinde gitgide daha çok demir birikmeye başlar ta ki neredeyse arta kalan tüm yakıt tükenene kadar.
Почти все пошли за едой. Onların çoğu yemeğin peşinden gitti.
Я изучил и авторизовал здесь почти все! Buradaki neredeyse her şeyi araştırdım ve geliştirdim.
Почти все такие лечебницы закрыли в -х годах. 'lerde bu tip yerlerin tamamına yakını kapanmış.
Генеральный секретарь и почти все остальные уже улетели. Genel Sekreter ve diğerlerinin pek çoğu çoktan gitti.
Почти все деревья вниз. Nerdeyse tüm ağaçları budadım.
Проблемы с трубами, почти все они протекают. Şato tesisatçılarının istilasına uğramış durumda. Hendekte sızıntı var.
Почти все рыцари против меня. Büyük şövalyelerin çoğu bana karşıydı.
Да и почти все готово. Zaten bitti gibi her şey.
Подожди, ты сказала почти все из пригорода? Bekle bi, dedinki nerdeyse hepsi şehir dışından.
Почти всё было засекречено. Yaptıklarının birçoğu gizli bilgiydi.
Ведь почти все они раньше работали на тебя. Neticede bu adamların çoğu geçmişte senin için çalıştı.
Почти все они предрекают смерть. Bunların hepsi ölümlerin sebebi olabilir.
Почти всё время мы были мокрые насквозь. Üstümüz başımız hemen hemen hiç kuru olmazdı.
Почти все были проданы с аукциона как неизвестные полотна Поля Гогена, кроме этой. Bunun dışında şeylerin çoğu Paul Gauguin tarafından az bilinen parçası olarak açık artırmayla satıldı.
Почти все следы смыты водой. Su bütün izleri yok etmiş.
Почти все мрут при рождении, в агонии, но агония этого была незаурядной. Birçok adam doğdukları gibi ızdırap içinde ölürler ama bu adamın çektiği acı olağanüstü olmalı.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.