Sentence examples of "придёт время" in Russian

<>
Скоро вновь придёт наше время. Yakında yine zaman bizim olacak.
Естественный, когда время придёт. Doğal olarak, zamanı geldiğinde.
В мексиканском журналисте чернила всё время пахнут смертью. Meksika haberciliğinde mürekkep her zaman ölüm kokar.
Флэш придёт за тобой, знаешь? Flash peşine düşecek biliyorsun değil mi?
Сайт содержит справочную информацию о проектах, видео - интервью с участниками мексиканской встречи, а в ближайшее время будут доступны и интервью с участниками колумбийского мероприятия. Sitede proje profilleri ile Meksika'daki katılımcıların röportaj videoları bulunmakta ve yakında Kolombiya katılımcılarının röportaj videoları da paylaşılacak, hepsi Kolombiya Ulusal Üniversitesi dilbilim öğrencilerinin ortaklığı ile mümkün hâle geldi.
Он придёт на следующий сеанс. Bir sonraki terapi seansına gelecek.
Я вспоминаю время, когда я была активисткой, борющейся за свободу и демократию, выходящей на протесты и бегущей в укрытие, пишущей. Aktivist olarak özgürlük ve demokrasi için mücadele ettiğim, eylemlere gittiğim ve saklanmaya koştuğum zamanlar, yazdığım zamanları aklıma geliyor.
Если обратить эффект, корабль сам придёт к ней. Yani bunu tersine çevirirsek, uzay gemim ona gelir.
Время было невиннее. O zaman daha masum bir vakitti.
Скоро кто-нибудь придёт и найдёт нас. Çok yakında biri gelip bizi bulacaktır.
Власть не в то время и в руках не тех людей способна воспламенить икры ярости. Gücün yanlış zamanda, yanlış ellerdeki insanlarda bulunması öfkeyi alevlendirebilir.
Нет, слушай, просто скажи всем, что Рэйчел придёт в костюме сексуальной медсестрички. Hayır, bak sen sadece bütün elemanlara Rachel'ın buraya seksi bir hemşire şekline geleceğini söyle.
Время и пространство для мыслей, предназначенные для творчества, также священны, но всё же многое зависит от того, какой сейчас период: выходные, разгар учебных занятий или же время экзаменов у моих сыновей. Yazmak için ayırdığım zaman ve zihinsel alan da kutsal ancak bu daha çok tatil ve dönem sonlarına ya da çocukların sınavları olup olmadığına bağlı.
Теперь, как только люди подумают о гитарах, на ум придёт ваш магазин. Bundan böyle insanlar gitarları düşündüğü zaman akıllarına direkt "ABQ In Tune" gelecek.
Когда вы говорите кому - нибудь по телефону, что будете через пять минут, хотя знаете, что только что вышли из дома и точно не появитесь в ближайшее время;) Birisine sadece dakikaya orada olacağını söylersin ama evden daha yeni çıkmışsındır ve aslında zamanında orada olamayacaksındır.
Когда сюда придёт настоящий воин? Gerçek savaşçı ne zaman gelecek?
Как будто мое время действительно чего - то стоит. Zamanım önemliymiş gibi olurdu.
Кстати, лидер республиканской партии придёт на свадьбу? Bu arada, Cumhuriyetçi Parti'nin lideri geliyor mu?
Но в то же время она немного пугает меня, вдруг следующая вещь, которую я напишу, не будет настолько хорошей. Ancak aynı zamanda belki bir sonraki yazacağım şeyin de o kadar da iyi olmayacağı konusunda beni biraz korkutuyor.
На тебя придёт посмотреть тренер сборной. Milli takımın koçu seni izlemeye gelecek.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.