Sentence examples of "свободу воли" in Russian

<>
Свободу воли, братишка. Özgür irade, kardeşim.
Никакая боль не отменяет свободу воли. Onca acı, özgür iradeyi durdurmadı.
Прогресс? Это исключает свободу воли и делает человечество несущественным? Özgür iradeyi ortadan kaldıran ve insanoğlunu alakasızlaştıran bir gelişme mi?
Бог дал церкви и мальчишке свободу воли. Tanrı kiliseye ve çocuğa hür irade verdi.
Я квалифицирую это как компульсивное расстройство, которое подавляет свободу воли. Bunu, özgür iradeyi engelleyen zorlayıcı bir bozukluk olarak nitelendiriyorum. Kesinlikle.
Если мы уничтожим свободу воли, мы уничтожим Ассасинов ". Özgür iradeyi yok edersek, Suikastçılar'ı da yok etmiş oluruz.
Бог дал тебе свободу воли. Tanrı sana özgür irade vermiş.
Свобода воли, вот что отличает человека от зверя. Hür irade, insanı hayvandan ayıran en önemli özelliğidir.
Я вспоминаю время, когда я была активисткой, борющейся за свободу и демократию, выходящей на протесты и бегущей в укрытие, пишущей. Aktivist olarak özgürlük ve demokrasi için mücadele ettiğim, eylemlere gittiğim ve saklanmaya koştuğum zamanlar, yazdığım zamanları aklıma geliyor.
Наше с тобой представление о свободе воли - лишь иллюзия. "Öz irade" dediğimiz şey, bir ilüzyondan ibâret.
Организация ARTICULO, защищающая свободу слова,, активизировала кампанию RompeElMiedo, для того чтобы следить за освещением журналистами и членами правозащитных организаций событий дня выборов в Мексике в воскресенье июня. Meksika'da geçen pazar günü yapılan seçimler boyunca, ARTICLE adındaki özgür ifade topluluğu RompeElMiedo (KorkuyuKır) etiketi ile insan hakları aktivistleri ve habercilerin güvenliğini gözlediler.
А как же свобода воли? Özgür irade ne olacak peki?
В итоге они теряют свободу передвижения, шанс на образование и, в большинстве случаев, право на работу вне дома. Böylece hareket etme özgürlükleri, okuma şansları ve ev dışında işte çalışma olanakları yok edilmekte.
Здесь лежит семя, первого непослушания человека. Суть свободы воли! İşte insanlığın ilk itaatsizliğinin tohumu olan özgür irade burada yatıyor.
Суд идёт над будущим не только Атнафа, но каждого обладающего стремлениями молодого мужчины / женщины, которые осмеливаются привести репрессивное правительство к ответу за свободу слова. Mahkemede sadece Atnaf'ın geleceği değil, aynı zamanda baskıcı hükümetin ifade özgürlüğü suçlamalarına karşı yer alacak olan her gencin geleceği yargılanmakta.
Верно. Но Основатели могли удалить его чувство свободы воли. Doğru, fakat Kurucular özgür iradesini yok etmiş olabilirler.
Учитывая это, несколько групп недавно собрались вместе, чтобы составить Декларацию за свободу в Интернете. Bu birlik ABD'de SOPA ve PIPA'ya karşı savaşımdan ACTA anlaşmasının engellenmesine Internet özgürlükleri konusunda dönemin ruhunu yakaladı.
Иногда вроде бы против нашей воли. Bazen isteğimiz dışında oluyor gibi görünür.
Чанг забрал ее жизнь, ее свободу, ее честь. Chang, onun hayatını, özgürlüğünü, haysiyetini elinden aldı.
Мне ввели наркотик против моей воли, маленький ублюдок! İsteğim dışında uyuşturucu verdiler bana, seni küçük serseri!
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.