Sentence examples of "связать его" in Russian

<>
Напрямую связать его с наркотиками нельзя. Onu uyuşturucu teminatına direkt olarak bağlayamadık.
Но мы не можем связать его с убийством. Silahı bizde. - Ama cinayetle bağlantısını kanıtlayamıyoruz.
Это поможет связать его с жертвами, которым он уже настрочил свои гребаные стишки. Kurbanlarla bağlantısını bilmemizi sağlıyor ki zaten bunu, o lanet olası şiirleri ile yapıyor.
Помочь Вам связать его, сударыня? Onu bağlamanıza yardım edelim mi bayan?
Возьми этот канат! Будь готов связать его! Bu ipi al ve onu bağlamaya hazır ol!
Вы не могли бы его вернуть? Lütfen onu bana geri verebilir misiniz?
Нам придется найти другой способ связать Мэддокса с Хаузером. Hauser ve Maddox bağlantısı için başka bir yol bulmalıyız.
Но его страсть к правам и свободам человека заковала его в цепи. Fakat insan hakları ve özgürlüğüne olan tutkusu onu demir parmaklıklara tıktı.
Все, что сейчас имеет значение, что вы собираетесь связать себя узами брака. Önemli olan tek şey, siz ikiniz bugün birbirine bağlanacaksınız. Her şey kontrolüm altında.
Одни считают, что такое решение принесло ему больше голосов, сделав его поражение не таким сокрушительным; в то время как другие убеждены, что его обращение к крайне правым темам стало одной из причин, по которым электорат от него отвернулся. Birçok kişi aşırı sağla girdiği flörtün mağlubiyetini azalttığını söylüyor, birçoğu da bunun aksine bunun seçmeninin onu terketmesinin nedenlerinden biri olduğunu düşünüyor.
Теперь Буту нужны новые улики, чтобы связать доминатрикс с преступлением. Booth'un baskın kadını cinayete bağlamak için daha fazla delile ihtiyacı var.
Президент пытался его остановить. Başkan onu durdurmaya çalışıyordu.
Когда вы решите связать себя узами брака, она как раз подойдет вам. Siz bir gün evlenecek olsanız, tam da size göre bir eş olur.
Его будет охранять только судебный пристав. Onu tek koruyan kişi mübaşir olacak.
Они знали, что эти гильзы могут связать их с местом преступления. Çünkü biliyorlardı ki, o kovanlar suç mahalliyle onlar arasında bağlantı oluşturacaktı.
Я б его выжег калёным железом. Onu bulur ve bijon anahtarıyla döverdim.
Нет ничего, чтобы связать одно с другим. Birilerini, bir yere bağlayacak hiçbir şey yok.
Я дала тебе слово и сдержала его. Sana bir söz verdim ve onu tuttum.
Ты хочешь связать это с ним? Onu bu olaya mı bağlamak istiyorsun?
Возьми половину отряда и найдите его. Adamların yarısını al ve onu bul.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.