Sentence examples of "следовать" in Russian

<>
Ледяной Дракон будет следовать за этим. Buz ejderi bu sinyali takip eder.
Вы же не любите следовать указаниям, так? Ama kurallara pek uyduğunuz söylenemez değil mi Valdes?
Нет, но ему хватило мужества следовать зову сердца. Hayır, ama o hep kalbiyle herşeyi takip ederdi.
Не так уж приятно следовать указаниям, верно? Emirleri dinlemede çok iyi değilsin, öyle mi?
В последние несколько лет, МакКинли стало тем местом где каждый изгой может следовать своим мечтам. Son birkaç yıldır McKinley, bütün dışlanmış çocukların özgürce hayallerinin peşinden gidebileceği bir yer haline geldi.
И если следовать его логике То пострадала она под надзором приемной матери. Bu mantıkla hareket edersek kız, yanık kazasını bakıcı annenin evinde geçirmiş.
Лучше обойти непогоду, чем следовать за ней. Kötü havayı takip etmekten çok ondan kaçmaya alışkım.
Слабость - следовать за другими вслепую. Zayıflık diğerlerini körü körüne takip etmektir.
Использовать Палому и девочек как приманку, следовать за плотью. Paloma ve kızları yem olarak kullanıp, eti takip etmek.
А мы должны только следовать за ним. Biz sadece oyununda ona eşlik etmek zorundayız.
Попытайтесь следовать за моим ритмом. Benim hareketlerimi takip etmeye çalış.
Нас там дюжины и все готовы следовать за ним. Onun kelâmlarını takip etmeye hazır düzinelerce insan var dışarıda.
Я просто буду следовать воле Повелителя. Ben sadece Tanrı'nın emirlerini yerine getireceğim.
Мы должны следовать определённому протоколу, прежде чем двигаться дальше, нам надо получить разрешения. Bu ne demek? Daha fazla ilerlemeden takip etmemiz gereken protokoller almamız gereken izinler var.
Тебя всю жизнь учили следовать за ней. Tüm hayatın boyunca onu takip etmen öğretildi.
Зачем CIB следовать за ним? Neden CIB onu takip ediyordu?
Мы должны следовать доказательным путем к апелляции. Temyiz için inandırıcı bir yol takip etmeliyiz.
Хочешь следовать сегодня приказу мамы? Как хочешь. Bu gece annenin emirlerine uymak istiyorsan, güzel.
Я не собираюсь следовать какому-либо выдуманному тобой плану. Kurduğun planlara uymaya pek gönlüm yok, Emily.
Будем надеяться, у мистера Руманчека твёрдая рука, и он сможет следовать указаниям. O zaman, Rumancek Bey'in titremeyen bir eli olduğu ve talimatları takip edeceğini umalım.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.