Sentence examples of "стало хуже" in Russian

<>
Мне снова стало хуже. Yeniden kötüye gitmeye başladım.
Едва ли хоть одной из них стало хуже после нашей беседы. Yaşadıklarını bana anlattıktan sonra kendini daha kötü hisseden kimse yoktur herhalde.
Ей стало хуже с бензодиазепинами. Sakinleştiriciler onu daha kötü yaptı.
Неужели всё стало хуже? Olaylar kötüye mi gitti?
Ей стало хуже в гипербарической камере. Durumu basınç odasındayken daha kötü oldu.
Ей Сиятельству стало хуже. Hanımefendileri daha da kötüleşti.
Ночью ему стало хуже. Geceleyin durumu iyice kötüleşti.
Ей стало хуже после стероидов так что аутоиммунное исключается. Steroid aldıktan sonra durumu kötüleşti, yani otoimmün değil.
Миссис Роджерс стало хуже? Bayan Rogers kötüleşti mi?
Но стало хуже несколькими Минутами спустя. Fakat daha kötüsü birkaç dakika sonrasıydı.
Это мой последний шанс исправить эту ложь, пока не стало хуже. Daha kötüye gitmeden önce bu yalanı düzeltmek için son şansım olabilir bu.
Пока не стало ещё хуже. Durum daha kötü olmadan gitmelisin.
И как только он это осознал, все стало ещё хуже. Bunu fark ettiği anda her şey daha kötü bir hâl aldı.
Теперь стало еще хуже. Şimdi durumu daha beter.
Твоему другу хуже стало, идем скорей! Arkadaşın kendini kötü hissediyor. - Ne?
Сохранить память о геноциде с требованием его признания Турецкой республикой, юридической наследницей Османской империи, стало в прошлом веке, по сути дела, не только частью жизни, но и частью национальной принадлежности каждого армянина. Soykırımın anımsanması ve Osmanlı İmparatorluğu'nun resmi vârisi Türkiye Cumhuriyeti'nden tanıma talebi, son yüzyılda neredeyse her Ermeni'nin hayatının ve özdeşliğinin bir parçası oldu.
Но не нужно скрывать, или, что хуже, сваливать вину и всем вместе притворяться, что это и есть решение. Ama olayın üstünü örtmek öyle değildir, ya da daha kötüsü suçu başkasının üstüne atmak ve toplu olarak çözüm buymuş gibi davranmak.
октября местный суд приговорил похитителя к шести годам заключения, что стало первым уголовным делом, выдвинутым против похитителя невесты в Кыргызстане после обретения независимости. Bunun üzerine Ekim'de yerel bir mahkeme, kaçırana altı yıl hapis cezasi verdi ve bu, Kırgızistan'ın bağımsızlığını ilan etmesinden bu yana kız - kaçırma'ya karşı açılan ilk suç davası oldu.
Никогда не видывал девки хуже, чем она! Hayatımda ilk kez böyle korkunç bir kızla karşılaştım.
Или он умерил свой пыл, когда сердце стало отказывать? Louis sünger gibi içerdi kalbinin zorlamasıyla belki biraz azaltmış olabilir.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.