Sentence examples of "так называемых" in Russian

<>
Многие слышали о так называемых капсулах времени, но этот проект от них отличается. Hepimiz zaman kapsülleri hakkında duymuşuzdur; ama bu seferki birazcık farklı.
Многие годы и десятки лет я умолял так называемых правителей мира прекратить загрязнение океана. Yıllardır, sözde dünya liderlerine okyanuslarımızı zehirlemeyi durdurmaları için yalvardım ama taleplerimi görmezden geldiler.
Мы видим, как полиция выводит так называемых клиентов. Şu an polisin bazı şüphelileri dışarı çıkarmaya başladığını görüyoruz.
Говорят, я так хорошо описываю смерть, что некоторые из вас даже аплодируют мне в конце. Ölüm hakkında o kadar güzel konuştuğumu söylüyorlar ki, bitince alkışlıyorlar bile.
Пер (так же как Тревис Рэндел) был вовлечен в продвижение войск на на Сектор Газа, но с тех пор другие причастные к этому журналисты спокойно заезжали и выезжали из Египта без проблем. Per bana Mısırdayken çok yardım etmişti, bence harika bir gazeteci. Görünüşe göre Kahire muhalif gazetecileri ülke dışında tutmaya karar vermiş.
"Простите, но вы никогда не были беременным, так что у вас нет права высказывать свое ценное мнение", - сорокалетняя женщина - летнему мужчине. "Affedersiniz, bayım. - Hamilelik denen şeyi hiç yaşamadınız, bu yüzden görüş belirtmeye hakkınız yok". - yaşlarında bir kadın, yaşındaki bir adama.
Сердце так быстро бьется? Kalbim çok hızlı atıyor...
Ты же защитил меня, так? Beni savundun yani, değil mi?
Я так не боялась. Hiç o kadar korkmadım.
Брак Моры не имеет отношения к нашему расследованию, так что давайте сосредоточимся на фактах. Maura'nın evliliğinin bizim soruşturmamızla bir ilgisi yok, bu yüzden gerçeklere odaklanalım, olur mu?
Именно так мы все и подружились. Ama bu şekilde hepimiz dost olduk.
Все должны так жениться. Herkes bu şekilde evlenmeli.
Пункт первый: я был так озабочен, что забыл написать остальную часть письма ". "Birinci; o kadar çok endişelendim ki mektubun kalanını yazmayı unuttum". Teşekkürler.
Сердечный ритм упал до и долго так не продержится. Kalp atışı'a düştü, bu şekilde daha fazla dayanamaz.
Почему твои друзья себя так странно ведут? Neden erkek arkadaşların o kadar garip davranıyor?
При всём уважении, Маэстро, я играю так уже лет. Tüm saygımla Maestro, ama ben bunu yıldır bu şekilde çalıyorum.
Как ты так разбогател без образования? Eğitim görmeden nasıl bu kadar zenginleştin.
Кое-кто близкий мне недавно сказал, что так и есть... Çok değer verdiğim bir insan da bana öyle olduğumu söyledi.
Никак не пойму, отчего он так ненавидит прозвище "Палач". "Cellat" lakabından neden bu kadar nefret ettiği aslında oldukça şaşırtıcı.
Звучит так нежно, как легкий звон... Kulağa çok nazik geliyor, dalgalanıyor gibi...
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.