Sentence examples of "твердую поверхность" in Russian

<>
Похоже, убийца неоднократно бил жертву головой о твердую поверхность. Anlaşılan katil kurbanın kafasını tekrar tekrar sert bir yüzeye vurmuş.
Пуля ударила в твердую поверхность за выходным отверстием, вследствие чего частицы полетели в обратном направлении. Kurşun, çıktığı yere çok sert bir şekilde gelmiş ve partiküllerin geriye doğru sürüklenmesine sebep olmuş.
В крупнейших городах мира всё труднее найти твёрдую поверхность. Dünyanın bazı gelişmiş şehirlerinde toprak zemin bulmak giderek zorlaşacak.
Кто похоронен недавно, всплывает на поверхность. Uzun süre önce gömülmeyen tabutlar yüzeye çıkıyor.
Я верю в твердую дисциплину. Hayır. Ben katı disiplin taraftarıyımdır.
Пуля, пробивая наклонную поверхность, должна уйти вверх, ведь так? Yatay bir yüzeye vuran merminin, yolunun sapması lazım, değil mi?
Тогда, как и теперь, они имели твердую внешнюю кожу, чтобы предотвратить высыхание. O zaman da, şimdi olduğu gibi, kurumayı önlemek için sert bir deri oluşturdular.
Вероятно лестница ведёт на поверхность. Muhtemelen yüzeye çıkan bir merdiven.
Да, но может, один из призов стоит выше других, так сказать, одержал твердую победу? Evet ama yaptığın bir ödül hepsinin arasından "yükselip" bu "sert" yarışmada öne geçmedi mi?
Нужно найти выход на поверхность. Yüzeye çıkan bir yol bulmalıyız.
Радио-сигнал не может проникнуть так глубоко сквозь твердую породу. Hiç bir telsiz sinyali o kadar sert kayayı delemez.
Поглощение влаги идет через поверхность растения. İhtiyaç duyduğu nemi kendi yüzeyinden emer.
Взрослый кенгуру может пробить твердую сталь. Yetişkin kangurular sert çeliği bile kırabilirler.
И найти путь на поверхность. Yüzeye giden en kısa yol.
Поверхность Солнца покрыта чёрными пятнами, солнечными пятнами. Güneşin yüzeyi siyah lekelerle kaplı - güneş lekeleriyle.
Но отсюда видна поверхность. Fakat yüzeye kadar çıkıyor.
У нас несущая поверхность слишком велика для нагрузки. Havalanma yüzeyi çok genis. Yükümüz için fazla genis.
Время выйти на поверхность и показать тебе, что такое настоящая сила. Yüzeye çıkmanın vakti geldi. Böylece sonunda sana gerçek gücün nasıl hissettirdiğini gösterebilirim.
Она выведет все худшее в тебе на поверхность. İçindeki en kötü ne varsa onu ortaya çıkarır.
Наш отряд высадится на поверхность примерно в двух км от дворца. Takımımız, sarayın yaklaşık iki kilometre uzağında, gezegen yüzeyine ışınlandılar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.