Sentence examples of "твой гнев" in Russian

<>
Мне нужен твой гнев и уверенность. Bu öfke ve özgüvene ihtiyacım var.
Моча, эта маньячка, твой гнев, моя невежественность, дезинфицирующее средство. Çiş, sapık, senin öfken benim her şeyden bihaber oluşum, dezenfektan.
Твой гнев на стыд Альмы наконец обрёл свою истинную цель. Alma'nın utancı yüzünden oluşan öfken, sonunda asıl hedefini buldu.
Если твой гнев на меня Является причиной этого... Eğer bana karşı öfkeliyseniz, bunun için sebebiniz....
Медлительность правительства, а также отсутствие подотчетности в отношении металлургического завода вызвали гнев и отчаяние, которые вылились в массовые протесты по всей стране и продолжаются уже целый год, хотя правительство Вьетнама и заключило с заводом соглашение на миллионов долларов США. Formosa ve Vietnam hükümeti arasında milyon dolarlık bir anlaşma olmasına rağmen, hükümetin yavaş hareket etmesi ve çelik fabrikasının sahibi olan holdingin sorumluluktan yoksun oluşunun yarattığı öfke ve hüsran ülke sınırlarını aştı ve geçen bir yılda da devam etti.
Твой адвокат звонила нам. Senin avukatın bizi aradı.
Настоящий гнев возникает медленнее и нарастает постепенно. Gerçek öfke yavaşça başlar ve sonra ilerler.
Ты такая же привереда как и твой брат. Sen de ağabeyin gibi huysuzsun, değil mi?
Гнев, Самообладание, Права собственности. Öfke, soğukkanlılık, mülkiyet hakları.
Пап, я все еще храню твой секрет. Baba, sırrın hâlâ bende, tamam mı?
Гнев не вернет его. Öfke onu geri getirmeyecek.
Это твой красный БМВ? Kırmızı BMW senin mi?
Гнев ведет к ненависти. Öfke, nefret getirir.
Это как твой щит. Senin kalkanın gibi olur.
Гнев может быть мощным топливом, но он также затуманивает ум. Sinirimi boşaltmam gerekiyormuş. Sinir güçlü bir yakıt olabilir ama zihni gölgeliyor.
Думаешь тьма твой союзник. Karanlığı müttefikin mi sanıyorsun?
Моё преимущество - его гнев. Benim avantajım, onun öfkesi.
Кстати, твой приятель Дэмиен Дарк сегодня обстрелял бухту Стар Сити. Пострадало много людей. Bilesin diye söylüyorum, iyi arkadaşın Damien Darhk bu sabah Star City koyuna saldırdı.
Гнев, отчаяние, одиночество... Nefret, ümitsizlik, yalnızlık...
Это твой последний шанс, братишка. Bu senin son şansın, kardeşim.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.