Sentence examples of "уйти в отставку" in Russian

<>
Он видел отставку Никсона в прямом эфире. Nin'ın televizyonda canlı canlı istifa edişini gördü.
Я позволил Сидни уйти. Sidney'in kaçmasına izin verdim.
Через секунд вы выйдете на трибуну, прочтете заявление, лежащее перед вами, и уйдете в отставку. saniye sonra o kürsüye çıkıp önünüzdeki açıklamayı okuyacak ve çoğunluk liderliği görevinden istifa edeceksiniz. Her şey zamanla unutulur.
Ребят, вы должны уйти. Arkadaşlar, sizin gitmeniz lazım.
Это заставило президента уйти в отставку. Bu, bir başkanı istifaya zorladı.
Им хватило лишь увидеть кепки УБН и внедорожники, чтобы уйти. Görmeleri gereken tek şey narkotik şapkaları ve kamyonetlerdi, hepsi gitti.
Агент Гиббс однажды уже подавал в отставку. Ajan Gibbs bir süre önce istifa etti.
У тебя лишь один шанс развернуться и уйти. Arkanı dönüp gitmek için tek bir şansın var.
Но у меня появилась чертовски классная причина отсрочить отставку Энни пока мы найдём более веских доказательств. Ama kapsamlı bir inceleme yapmadan önce Annie'nin görevden alınmasını ertelemek için elimde harika bir veri var.
Да, старик, уйти было бы грубо! Aynen, kabalık edersin gidersen. - Kesinlikle.
Я еще раз обдумал вашу отставку. İstifa etmeniz konusunda biraz daha düşündüm.
Будьте добры уйти со своим мальчишкой, кем бы он ни был. Şimdi lütfen git ve o çocuk her kimse onu da yanına al.
Поразмыслив, я решил не уходить в отставку. İyice düşünüp taşındıktan sonra emekli olmamaya karar verdim.
Я не дам ей уйти. Gitmesine izin vermem, korkma.
Мне придется попросить вас немедленно уйти в отставку. Şu andan itibaren geçerli olmak üzere istifanı istiyorum.
Даниэль хочет уйти сегодня. Daniel bugün gitmek istiyor.
Желаешь подать в отставку, Эдвард? Görevinden istifa etmek istiyor musun Edward?
Я разрешаю уйти твоей подруге. Kız arkadaşının gitmesine izin veriyorum.
Страусс предложила ему отставку. Strauss ona emeklilik önerdi.
Ты опускаешь пушку и умоляешь тебя простить за эту омерзительную выходку, а я позволяю тебе уйти живой. Silahını indirip bu iğrenç manzaraya sebep olduğundan dolayı seni affetmem için yalvarırsan belki buradan canlı çıkmana izin verebilirim.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.