Sentence examples of "что он сделает" in Russian
Он сделает анонимное пожертвование в фонд вдов и сирот войны.
Dullara ve yetimlere, savaş ödeneğinden isimsiz bir bağış yapıyor.
Видео, которое также было удалено с YouTube, вызвало онлайн - дискуссию по вопросу: должен ли быть такой материал допустим в сети, учитывая, что он позволяет ИГИЛу распространять свою "пропаганду".
Youtube'dan da kaldırılmış olan video, IŞİD'in "propoganda" sını yaymasına yer vermesi nedeniyle benzer materyallerin dünya çapındaki ağda ulaşılabilir olup olmaması gerektiği konusunda bir tartışma yarattı.
Обратите внимание, что он говорил о родителях, а не об учениках.
Öğrenci harekâtının sergilediği güç ve cesaret geri dönüşü olmayan bir adım.
Дэниелс сказал, что он был поражён, увидев, что в баскетбол играют почти все в сельских общинах:
Daniels basketbolun kırsal halkın hemen hemen tümü tarafından basketbol oynanmasına hayret ettiğini söyledi:
Ему не важно, кто пострадает или умрет, он сделает все, чтобы вернуть Бо.
Ve kime zarar verdiği, kimi öldürdüğü umurunda değil. Bo'yu tekrar almak için her şeyi yapacaktır.
Отставка министра образования Вурвальда произошла после того, как государственный наблюдательный совет заключил, что он "не смог наладить связь с протестующими и остановить движение".
Eğitim Bakanı Voorwald'ın istifası hükümet tetkik kurulu "işgalleri sonlandırmak için harekatla uzlaşmakta başarısız oldu" diye çıkarım yaptıktan sonra geldi.
Сообщалось, что он сам лёг в больницу с неопределённым диагнозом.
Kendisinin belirtilmemiş bir durumdan dolayı hastaneye kaldırıldığı bildirildi.
Я поговорил с боссом и он сделает нас с Дино со-менеджерами.
ve Dermot? Kimsenin emin olana kadar bilmesini istemiyorum. Tamam mı?
На вопрос о том, что побудило его начать этот документальный проект, Дэниелс ответил Global Voices, что он был заинтригован популярностью баскетбола на Филиппинах, особенно в сельской местности:
Bu belgesel projesini başlamasında neyin ilham verdiği sorulduğunda Daniels, Global Voices'a Filipinler'de özellikle kırsal alanlarda basketbolun nasıl rağbet gördüğü konusunda meraklı olduğunu belirtti:
На пресс - конференции четвёртого декабря, губернатор Алкмин заявил, что он "понял, какую информацию, касательно новом плана, пытались до него донести ученики и их семьи", добавив:
Aralık, bugün bir basın toplantısında Eyalet başkanı Alckmin "planla ilgili olarak öğrencilerden ve ailelerinden mesaj aldığını" söyledi ve şu şekilde ekledi:
Директор турнира отрицает то, что он заставил девушку выйти из турнира.
Turnuvanın yöneticisi kızı turnuvadan çekilmeye zorladığını reddetti.
Он сделает всё возможное, чтобы стать единственным спидстером во всех мирах.
Bütün dünyalarda, tek hızcının kendisi olduğunu göstermek için her şeyi yapar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert