Sentence examples of "этот бардак" in Russian

<>
Ты разберёшь этот бардак и добудешь мне тест на отцовство. Bu pisliği temizlemelisin, ve o babalık testini bana getirmelisin.
Я собираюсь зачистить этот бардак. Tüm bu pisliği temizlemem gerek.
Тебе разве не надоело смотреть на этот бардак? Bu derece dağınık olmak seni rahatsız etmiyor mu?
Я прямо сейчас прекращу этот бардак. Bu çok yapmacık ve bunu istemiyorum.
Этот мастер безопасности устроил здесь такой бардак! Bu bebek koruma olayı her şeyi karıştırdı.
Почему здесь такой бардак? Neden ev böyle dağınık?
Также, когда я делал этот снимок, горели поля, так как фермеры очищали землю. Ayrıca bu görüntüyü yakaladığımda çiftçiler araziyi temizlerken tarla ateş içindeydi.
Будет полный бардак, верно? İşte o zaman işler karışır.
Дорогие таджики Москвы, записывайте этот тягостный процесс и отправляйте СМИ. Lütfen bu meşakatli süreci kayıt altına alın ve basına yollayın.
Ого, а я думал у меня дома бардак. Vay canına. Bir de kendi apartmanımın berbat olduğunu sanırdım.
Учитывая этот контекст, не удивительно, что история - летнего таджикского мигранта, умершего рано утром апреля после завершения сложного процесса получения патента на работу в миграционном центре рядом с Москвой, нашла глубокий отклик у пользователей социальных медиа в стране Bu durumda, yaşındaki Tacik göçmeninin Moskova'nın hemen dışındaki göçmen bürosundan çalışma izni için zorlu süreci tamamladıktan kısa süre sonra Nisan gününün erken saatlerinde ölümünün ülke çapındaki sosyal medya kullanıcıları tarafından yankılanma hikayesi şaşırtmadı.
Теперь нам грозит полный бардак. Bu lanet pisliğe bulaştırdık kendimizi.
Организаторы шахматного турнира якобы назвали этот наряд соблазнительным. İddialara göre bu elbise satranç turnuvasının yöneticileri tarafından kışkırtıcı addedilmiş.
Как можно было оставить такой бардак? Bu kadar dağınıklık nasıl mümkün olabilir?
Я хотел перенести этот способ мышления на фотографии и начал свой проект "Календарь миниатюр". Bu fotoğraflar öncelikle, günlük gereksinimlerle çevrili diorama tarzı figürleri resmediyor.
У папы всегда бардак. Hep dağınık zaten baba.
Этот инцидент оставил её крайне обеспокоенной и смущенной. Bu olay onu son derece rahatsız etti ve utandırdı.
У тебя в голове бардак. Bu düşünce aklını karmakarışık etmiş.
За последние четыре года количество беженцев в Бразилии выросло на%. Этот факт вызвал у населения Бразилии как удивление, так и дискриминационные настроения. Son dört yılda Brezilya'da bulunan mültecilerin sayısı %00 oranında arttı ve bu durum Brezilyalı nüfus arasında hem merak hem de ayrımcılığa yol açtı.
Особенно когда мы уже разгребаем их бардак бесплатно. Hem de biz onların hatasını karşılıksız telafi ederken.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.