Sentence examples of "южной" in Russian

<>
Как известно, говорить всегда легче, чем сделать, - поэтому группа гражданских активистов Тайваня пытается использовать опыт Южной Кореи. Çünkü enerji verimliliği ve enerji tasarrufu dile kolaydır, Tayvan'da nükleer karşıtı gruplar Güney Kore'nin tecrübelerinden öğrenmeye çalışıyorlar.
Когда Monsoon развернется, если вы находитесь на самой южной части побережья Kerala, вы увидите что - то подобное Muson Rüzgârları döndüğünde Kerala'nın güney ucunda durursanız, böyle bir şey göreceksinizdir.
Передачи сосредоточены на вышках с южной стороны. Yayımlar yer olarak Güney'deki yüksek yerleri gösteriyor.
"Детская больница южной Калифорнии". "Güney Kaliforniya Çocuk Hastanesi."
Дом с белой штукатуркой на южной стороне улицы. Sokağın güney tarafındaki beyaz sıvalı duvarı olan yer.
Окончила Университет Южной Дании. Güney Danimarka Üniversitesi'ni bitirmiş.
Все законные документы Южной Африки. Tamamıyla yasal Güney Afrika evrakları.
На южной стороне Стены вырезаны ступеньки. Duvar'ın güney yüzüne oyulmuş basamaklar var.
Они расположены в южной части. Yerlerini güney bölgesinde tespit etik.
Я читал книгу об апартеиде в Южной Африке. Güney Afrika'daki ırk ayrımı hakkında bir kitap okumuştum.
Хэл сказал ты с Южной Африки. Hal, güney Afrikalı olduğunu söyledi.
По базе данных два дня назад он сбежал из тюрьмы строгого режима в Южной Дакоте. Что? Otomatik parmak izi tanımlama sistemine göre iki gün önce Güney Dakota'daki yüksek güvenlikli bir cezaevinden kaçmış.
Мы подъезжали к грузовому лифту Южной башни. Güney Kulesi'ndeki nakliye asansörüne gidiyorduk.
Экспедиция отправилась в плавание из Южной Испании. Güney İspanya'dan bir keşif seferi başlamak üzere.
Она была в Южной Америки, там кого-то ранили, выкладывай остальное. O Güney Amerika'daymış, bıçaklama olmuş, gerisini anlat bize.
За свободу народа Южной Кореи! Güney Kore halkının kurtuluşu adına!
У нас еще один за южной стеной. Bir tane daha var, güney duvarında.
Его сестра через три недели приезжает из Южной Африки. Üç hafta sonra Güney Afrika'dan ziyarete kız kardeşi gelecek.
Так же индейцы Центральной и Южной Америки. Orta ve Güney Amerika Kızılderilileri de öyle.
Ураганные ветры из Южной Атлантики. Они были вынуждены приземлиться на Фолклендских островах. Güney Atlantik'teki kasırga gücündeki rüzgarlar nedeniyle Falkland Adaları'na iniş yapmak zorunda kalmışlar.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.