Sentence examples of "я получаю" in Russian

<>
"Подождите ребят, я получаю факс". "Whoa, bekleyin. Şimdi fax alıyorum."
Итак, что-же я получаю? Pekâlâ dostum, ne kazandım?
Вы знаете, сколько угроз я получаю? Ne kadar ölüm tehdidi alıyorum biliyor musunuz?
Почему я получаю приглашение так поздно? Neden bu kadar geç davet ediliyorum?
Я получаю половину денег за твои снимки. Çektiğin o fotoğraflar için paranın yarısı benimdi.
Я получаю совершенно новый внешний вид, это не что-то одно. Kendimi baştan yaratıyorum. Bütün dış görünüşümü. Yani sadece bir tane değil.
Неделю назад мой братишка стоял за этой дверью, наблюдая, как я получаю награду. Bir hafta önce, benim küçük kardeşim bu kapının arkasında duruyordu, ödül alışımı izliyordu.
Я получаю дюжину роз и копию видео. Onlarca gül ve videosunun bir kopyasını alıyorum.
Я получаю другой сигнал. Başka bir selamlama alıyorum.
Я получаю сотни таких сообщений за ночь. Bir gecede bunun gibi yüzlerce mesaj alıyorum.
Я получаю блестящий оттенок, благодаря осколкам красного метеорита. O inanılmaz rengi ise, kırmızı meteor taşlarından aldım.
Потому что я получаю или всё или ничего. Ya hepsini alırım ya da hiçbir şey almam.
Я получаю удовольствие от правительственных торжеств так-же, как от пинка по шарам стальным ботинком. Devletin görevlerini seviyorum nasıI ki altın külçelerinin içinde, çelik burunlu bir ayakkabıyla tekmelenmeyi seviyorsam.
Работая здесь я получаю лекарства бесплатно. Burada işçi olduğum için ilacım ücretsiz.
Капитан, я получаю странные показания. Kaptan, bazı garip okumalar alıyorum.
Я получаю довольно приличный возврат налога. Gayet iyi bir vergi iadesi alıyorum.
Когда я получаю заказ, я его выполняю. Öyle mi? Bir sipariş aldığım zaman yaptım.
Кто-то сосать мой член, или я получаю песо? Biri sikimi yalayacak mı, yoksa pezo mu alacağım?
Ты получаешь окно, я получаю видео, где ворую золотые монеты. Sen pencereyi alırsın, ben de şu altın sikkeleri çalarken kaydedilen görüntülerimi.
и с Филом, я получаю главную роль на сцене Уэст-Энда и шанс стать звездой. Ve Phil ile Batı Londra'daki oyunda en iyi rolü alır ve yıldız olma şansı yakalarım.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.