Sentence examples of "Çocuğun" in Turkish with translation "ребенка"
Translations:
all68
ребенка21
парня8
ребенок7
детей5
парень4
мальчика3
ребенку3
мальчик2
мальчику2
паренька2
дети1
малыш1
мальчиком1
мальчишка1
парнишку1
парню1
пацана1
сын1
у тебя1
этого мальчика1
этого ребенка1
Bir başka zenginin daha bir çocuğun hayatını mahvetmesine izin veremezdim.
Я не могла позволить еще одному богачу разрушить жизнь ребенка.
Gerçek bir korkutma durumunda çocuğun anne babası tarafından yakalanmamanız gerek.
Когда вы пугаете ребёнка, родители не должны поймать вас.
Basitçe söylersek senin vücudun, çocuğun vücut yapısını reddetmiş.
Проще говоря, ваш организм отторгает организм вашего ребёнка.
Çünkü bir doktor asla ölmekte olan bir çocuğun yanında gazını çıkarmazdı.
Потому что доктор никогда не будет пукать в присутствии умирающего ребенка.
Vaftiz babası, bu çocuğun vaftiz edilmesini istiyor musun?
Крёстный отец, это твоё решение - крестить ребенка?
Beyaz Saray çocuğun mutluluğu ile yakından ilgileniyor.
Белый Дом очень заинтересован в благополучии ребенка.
Yani sen şimdi o kadar uzaktan çocuğun sesini gerçekten duydun mu?
Ты что, правда слышал на таком расстоянии крики тонущего ребенка?
Çocuğun beyin kanseri olduğunda, nasıl bir uzman olduğuna sen de hayret edersin.
Вы не представляете, каким экспертом становишься, если у ребенка рак мозга.
"Öldürülen çocuğun gömüldüğü alanın yakınında bir yerde yaşıyordu."
Он жил в непосредственной близости к месту захоронения убитого ребенка.
doğmamış çocuğun için para çalmasına, dair onu nasıl manüple ettiğini itiraf et.
манипулировали им, чтобы он украл деньги для вашего еще не родившегося ребенка.
Fakat çocuğun bir arkadaşı varmış. Diğerlerine bu masumiyetin onların kefareti olduğunu gösteren bir hami.
Но у ребенка был друг защитник, который показал что невинность ребенка их спасение.
Dünyada, bir çocuğun öIümünün sıradan oIduğu bir sürü yer var.
На свете полно мест, где смерть ребёнка - не редкость.
Bir kadın sadece çocuğun resmini çekmiş. İşte yine maşatlı bir grup. Kadının şansı pek yaver gitmedi.
Она решила сфотографировать ребёнка, подошли такие же люди с мачете, только ей не повезло.
Bir çocuğun olması ikimizi de mutlu ve heyecanlı yapabilir bütün bu gerginlik ve sinirler olmayacaktır.
Зачатие ребенка должно делать нас счастливыми, а не быть причиной напряжения и раздражения и...
Ama masum bir çocuğun hayatını feda etmek çözüm değil.
Но жертвовать жизнью невинного ребенка - это не выход.
Çocuğun ölümü Michael'in insanlardan umudunu kesecek ve onu bizim yolumuza getirecek.
Смерть ребенка остановит одержимость Михаила людьми и вернет его к нам.
Mahkeme kararına göre, böyle bir durumda çocuğun çıkarlarını temsil etmesi için derhal bir vasi avukat atanır.
В делах, подобных этому, суд выносил решение о необходимости назначении опекуна-представителя для представления интересов ребенка.
Ama yüce Tanrı 'mızın eli, o çocuğun içinde bulduğum şeyle ilgili hiçbir şey yapamazdı.
Но рука Всевышнего не имеет отношения к тому, что я обнаружил внутри у этого ребёнка.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert