Sentence examples of "Atom bombası" in Turkish

<>
Atom bombası lazım bana. Мне нужна атомная бомба.
Flynn ardında atom bombası dışında bir çok şey bıraktı. Флинн многое побросал, но ядерной бомбы здесь нет.
Komünizm, çocukça seks ve de atom bombası. Коммунизм, инфантильную сексуальность, и атомную бомбу.
Pekâlâ, Naziler için atom bombası yapmaya çalışmıştı ama şöhreti bu yüzden değil. Он пытался создать атомную бомбу для нацистов, но он прославился не этим.
Neden bir uydudan atom bombası atıp bu işi bitirmiyoruz? Почему просто не взорвать их к чертям с орбиты?
Çünkü atom bombası üretiyorlar. Они строят атомную бомбу.
Bir atom bombası yapıyorsunuz. Вы создаёте атомную бомбу.
Umarım, İran, DC'nin üzerine bir atom bombası atar. Боже, надеюсь, Иран сбросит атомную бомбу на Вашингтон.
Bir çeşit fakir atom bombası burada patlamak üzere, Washington'da. Атомная бомбочка для бедных он рванёт её прямо над Вашингтоном.
Flynn'e bir atom bombası veremezsin. Нельзя давать Флинну атомную бомбу.
Bir bavul atom bombası, bir kadının cinsel organına girecek şekilde tasarlanmış. Это чемоданное ядерное оружие, разработанное, чтобы поместиться в женскую вагину.
Atom bombası tarih boyunca yalnızca iki kere kalabalık şehirlerde patladı. Атомные бомбы взрывались в населённых городах только дважды в истории.
' Atom Bombası Çocuk Heykeli 'adını taşıyan ana heykel 5 Mayıs 1958 tarihinde (Japonya'da Çocuk Bayramı) açılmıştır. Памятник под названием Дети атомной бомбы был открыт 5 мая 1958 года (День детей в Японии).
'Atom Bombası annemi öldürdü. Атомная бомба убила мою маму.
Japonya nihayet teslim oluyor iki atom bombasından sonra dizlerinin üstüne çöktü... Япония наконец капитулирует, Поставленная на колени взрывами Двух атомных бомб...
Biliyorsunuz Rusların hidrojen bombası var, Naziler Güney Amerika'ya iltica ediyor... У русских теперь есть водородная бомба, нацисты засели в Южной...
Kıyafet atom bombasına dönüşmüştü. Костюм стал атомной бомбой.
Ardından hidrojen bombası, neredeyse atmosferi yok ediyordu. Потом водородная бомба, которая взрывает сам воздух.
"Yüklü atom." "Заряженный атом".
Bombası olduğunu mu söyledi? - Pardon? Она сказала, что у нее бомба?
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.