Sentence examples of "Bilgin olsun diye söylüyorum" in Turkish

<>
Sadece bilgin olsun diye söylüyorum, istediğin zaman buna son verebiliriz. Просто чтобы ты знал, мы можем остановиться в любой момент.
Bilgin olsun diye söylüyorum, onunla karşılaştım. К твоему сведению, я его встретила.
Bilgin olsun diye söylüyorum, bakımsız olduğu için bu halde. К твоему сведению, это потому, что он противный.
Bilgin olsun diye söylüyorum, tarihi önemi olan koleksiyon yapılabilir bir eşya. Bir gün Axl'ın üniversite parasını ödeyebilir. Для вашего сведения, это юбилейная коллекционная вещь исторического значения, которая однажды может заплатит за колледж Акселю.
Ve bilgin olsun diye söylüyorum ondan önceki gece pek uyuyamadım, o yüzden macun olayı önemsiz bir şeydi. И для справки, тогда я плохо спал, Так что вся эта зубная паста ничего не значит.
Bilgin olsun diye söylüyorum, ben gerçekten "Women's Wear Daily" muhabiriyim. Для информации, я действительно репортер "Women's Wear Daily".
Bilgin olsun diye söylüyorum fazlasıyla kız arkadaşım var. К твоему сведению, у меня достаточно подружек.
Bilgin olsun diye söylüyorum harikaydı. Ama buraya iş konuşmak için geldim. - Hangi iş? К твоему сведению, это был волшебный вечер, но я пришёл поговорить о деле.
Bilgin olsun diye söylüyorum. Ben onun babasıyım. К твоему сведению, я его отец.
Hey, Erlich. Bilgin olsun diye söylüyorum. Nip Alert'i yaparken resim tanıma işleri yapıyordum. Эрлих, имей в виду, я для "Сос-Сигнала" делал распознавание образов.
Hey, bilgin olsun diye, laptopım Windows '95 yüklü. К вашему сведению, мой ноутбук работает на Windows '95.
Haberiniz olsun diye söylüyorum burası saklanmak için iyi bir yer değil. Чисто для информации, это не лучшее мест, чтобы прятаться.
ve bilgi olsun diye söylüyorum. kemerimde bir delik geriye düştüm. И кстати, я стал меньше на одно дырку ремня.
Ayrıca bilgin olsun, bikini ağdası yaptırmayı bırakman çok hoşuma gitti. Кстати, мне понравилось, что ты перестала делать депиляцию. Там.
Dinle, kayıtlara geçsin diye söylüyorum, Kensi, bana otelde ateş etmemi söyledi. Послушайте, к вашему сведению, Кензи сказала мне выстрелить, там в отеле.
Ruhun ona rehber olsun diye. Чтобы твой дух учил его.
Bilgin olsun, buraya Janet'ı gerçekleşecek süreçten sağsalim geçirmek için geldim. Поясняю, мне было приказано помочь Джанет пройти через весь процесс.
Uyarayım diye söylüyorum, Monroe kavgaya susamış. Просто для предупреждения, Монро устроила драку.
Seni ceza olsun diye mi insan yaptılar? Превращение в человека было частью твоего наказания?
Bilgin olsun burada kask takmıyorlar. Тут кстати шлемы не носят.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.