Sentence examples of "Bir alıcı" in Turkish

<>
Bir alıcı laptopla birlikte kaçmış. Один покупатель ушел с ноутбуком.
Bir alıcı bulmaya çalışıyorlardı. И они ищут покупателей.
Yeni bir alıcı bulacağız. Мы найдем нового покупателя.
Bir alıcı daha bulacağız. Мы найдём другого покупателя.
Arabası için evine bir alıcı gibi gittim. Я притворился покупателем и пришел к ней.
Başka bir alıcı buldum. Я нашла другого покупателя.
Kokain için bir alıcı bulmuş olsak bile geriye yarısı kaldı mı? Даже если мы найдём покупателя у нас осталась хотя бы половина?
Scylla için yeni bir alıcı bulmama yardım edeceksin. Ты поможешь найти мне нового покупателя на Сциллу.
Bir alıcı buldun mu bile? Ты, ты нашёл покупателя?
Söylentiye göre hükümetler bir alıcı arıyor. Слухи говорят что правительство ищет покупателя.
Dalgalar bir alıcı tarafından toplanıyor ve elektron silahıyla boş ekrana fırlatılıyor. Электронная пушка направляет пучок электронов на экран, покрытый специальным веществом.
Mikro kamera bir alıcı gizlemiş. Микро камера со скрытым передатчиком.
Sisteme küçük bir alıcı tak yeter. Sonra her yerden kontrol edebilir. Все что тебе нужно, это подключить небольшой приемник к системе.
Bir alıcı gibi hareket ediyor ve isteğe bağlı şekilde uzaktan da patlatılabilir. Она действует как приемник и может детонировать удаленно, как вы хотите.
Bir alıcı var. Gerçek parası olan, gerçek bir alıcı. У нас есть покупатель, настоящий покупатель с настоящими деньгами.
Kayyumumuz bir alıcı arıyor. Наш куратор ищет покупателя.
Lambert Galerisi'nde bir alıcı. Она закупщик галереи Ламберта.
Etiyopyalı Bir Adamın Issız Ölümü Одинокий конец одного из самых публичных людей Эфиопии
Alıcı seninle nasıl iletişim kuruyor? Как покупатель с тобой связывается?
Internet'i herkesin özgürce bağlanabildiği, iletişim kurabildiği, yazabildiği, okuyabildiği, izleyebildiği, konuşabildiği, öğrenebildiği, yaratabildiği ve yenilikler icat edebildiği açık bir ağ olarak muhafaza edin. Поддержка Интернета как открытой сети, в которой всякий обладает свободой объединяться, общаться, писать, читать, смотреть, говорить, слушать, изучать, создавать и производить что - то новое.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.