Sentence examples of "Birleşik Arap Emirlikleri'nin" in Turkish
Birleşik Arap Emirlikleri'nin en önemli gelir kaynağı petroldür.
В прибрежных областях Объединённых Арабских Эмиратов имеются месторождения соли.
2011 yılı Ekim ayında, FIFA, İran, Güney Afrika ve Birleşik Arap Emirlikleri'nin tekliflerini geri çektiklerini açıklamıştır.
В октября 2011 года ФИФА заявила, что Иран, ЮАР и ОАЭ отозвали свои заявки, тем самым оставив Марокко единственным кандидатом.
22 Eylül 2001'de, Birleşik Arap Emirlikleri, ve onu izleyen günde de, Suudi Arabistan Taliban'ı Afganistan'ın yasal hükümeti olarak tanımayı bıraktı, komşusu Pakistan diplomatik ilişkileri sürdüren tek ülke olarak kaldı.
22 сентября 2001 два из трёх государств, признававших Исламский Эмират Афганистан (ОАЭ и Саудовская Аравия) разорвали с Афганистаном дипломатические отношения.
Birleşik Arap Emirlikleri Bayrağı 21 Aralık 1971 yılında kabul edilmiştir.
Флаг Объединённых Арабских Эмиратов был принят 2 декабря 1971 года.
"Burada, baskı altında kalmış birçok Arap kadınının kalıp yargılara karşı koyduğunu farkettim". dedi.
По её словам, она только сейчас осознала, как много среди них сильных личностей, которые бросают вызов стереотипу угнетенной арабской женщины.
Çizgi filmin sonunda, Donald Duck bunun bir rüya olduğunu ve aslında Birleşik Krallık'ta yaşadığını fark etmek için uyanıyor.
В конце ленты Дональд Дак просыпается и понимает, что все это было лишь страшным сном, и он все еще живет в Америке.
Benzer suçlara verilen tepkilerden ve katilin Arap veya Müslüman olduğu, tartışmalı bir geçmişi olan durumlardan daha yavaş olduğu belirtildi.
Биография предполагаемого убийцы также не являлась темой для обсуждения, как это, скорее всего, было бы, будь он был арабом или мусульманином.
Amerika Birleşik Devletleriyle bir savaşa girmeye niyetlisin yani?
Ты и вправду собираешься воевать с правительством США?
Bir Arap, Mahmud'un yardımcısı, sanırım bir şey biliyordu.
Один араб, помощник Махмуда, думаю, что-то знает.
O adam yeni Birleşik Devletler'in başkanıdır ve ona biraz saygı göstersen iyi olur.
Этот человек - президент новых Соединенных Штатов и ты должна выказать ему уважение.
Bu Arap erkek ve kadınları arasında sorumlular var.
Среди этих арабских мужчин и женщин находятся злоумышленники.
Bu bütün Birleşik Devletler'deki en iyi Çin salatası.
Лучший китайский куриный салат в континентальной части Америки.
Profesyonelliği ve görevine olan sadakati kendine büyük bir saygı kazandırttı ve Amerika Birleşik Devletleri Donanması'nın geleneklerini yansıttı.
Своим профессионализмом и преданностью долгу она заслужила уважение и действовала в соответствии с высокими традициями ВМС США.
Dışişleri Bakanı olmak istiyorum. Bir Arap ülkesinin ilk kadın Dışişleri Bakanı olmak istiyorum.
Я хочу быть министром иностранных дел, первой женщиной-министром в истории арабского народа.
Amerika Birleşik Devletlerine tek bir parmağını bile.
Ни шагу на территорию Соединённых Штатов Америки.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.
In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.
Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.
Advert