Sentence examples of "Birleşik Devletler" in Turkish

<>
Bilindiği üzere, Birleşik Devletler Orta Doğu'da askeri harekata destek vermemiştir. Как правило, США не поддерживают военные действия на Ближнем Востоке.
Birleşik Devletler politik sığınmacı için sığınmayı ve bu dinsel işkencelerden kaçınmayı yerine getirir. США предоставляет убежище политическим беженцам и тем, кто бежал из-за религиозного преследования.
Birleşik Devletler denizcisiyim ve bu tesisi korumak için emir aldım! Я морпех США, и мне приказано охранять это здание!
7 Temmuz "SmackDown" bölümünde Zack Ryder, Sheamus'a karşı yaptığı maçı kazandı ve sonra Rusev'e WWE Birleşik Devletler Şampiyonluğu maçı için meydan okudu. от 7 июля Зак Райдер победил Шеймуса и бросил вызов чемпиону США Русеву на титульный матч.
Ben de süremi eski Güney Karolina Kongre Üyesi ve mevcut Birleşik Devletler Başkanı'na veriyorum. И я уступаю свое время первому Конгрессмен из Южной Каролины И президента Соединенных Штатов.
Robert Watson ile tanış. Birleşik Devletler Golf Birliği başkanı. Знакомься, Роберт Уотсон, президент Американской ассоциации гольфа.
Birleşik Devletler Hava Kuvvetleri? Военно Воздушные Силы США?
Onlar Birleşik Devletler askerleri. Они - американские солдаты.
Birleşik Devletler Anayasasını koruyacak, gözetecek ve savunacağım... беречь, защищать и охранять конституцию Соединённых Штатов.
Şu bıçak, Birleşik Devletler Ordusu'na ait. Этот нож, он из армии США.
Dışarıdan bakınca üniversite yurdu gibi görünebilir ama burası Birleşik Devletler Donanması'nın bir birimi. Может и похоже на общежитие колледжа, но это все же ВМС США.
Birleşik Devletler Başkan Yardımcısı'yım ben. Я - вице-президент Соединённых Штатов.
Birleşik Devletler istihbaratı satışı için kulaklarını açtılar. Они будут отслеживать продажу наших секретных данных.
Adam Birleşik Devletler senatörü ama oracıkta yerin dibine soktun onu. Он сенатор Соединённых Штатов, а ты его сделала подчистую.
Birleşik Devletler mahkemesinin yetkisi altında size bir emri tebliğ ediyorum. У меня приказ, я здесь по распоряжению американского суда.
Teğmen Radulovich'i Birleşik Devletler Hava Kuvvetlerine geri almayı Ulusal Güvenliğin çıkarları açısından tutarlı olduğuna karar verdim. "Я решил, что восстановление лейтенанта Радуловича в ВВС США не противоречит интересам национальной безопасности.
Birleşik Devletler Başsavcısını vurdun. Ты застрелила генпрокурора США.
Ne kadar süredir Birleşik Devletler Ordusu ile anlaşmanız var? И давно у вас контракт с вооруженными силами США?
Birleşik Devletler Postanesine saldırının Federal bir suç olduğunu biliyor musunuz? Знаете, что разрушение почтового отделения США - серьёзное преступление.
Dmitri Polyakov'un torunu Marina Polyakov artık bir Birleşik Devletler vatandaşı. Марина Полякова, внучка Дмитрия Полякова, сейчас гражданка США.
Examples of word usage in different contexts are provided solely for linguistic purposes, i.e. to study word usage in a sentence in one language and how they can be translated into another. All samples are automatically collected from a variety of publicly available open sources using bilingual search technologies.
If you find a spelling, punctuation or any other error in the original or translation, use the "Report a problem" option or write to us.

In this section, you can see how words and expressions are used in different contexts using examples of translations made by professionals. The Contexts section will help you learn English, German, Spanish and other languages. Here you can find examples with phrasal verbs and idioms in texts that vary in style and theme. Examples can be sorted by translations and topics.

Learn foreign languages, see the translation of millions of words and expressions, and use them in your e-mail communication.